Suat Yıldırım ve Fetullah Gülen İlişkisi
1960’lı yıllarda Fetullah Gülen ile aynı evi paylaşan Suat Yıldırım, Gülen yapılanmasının kuruluş sürecinden itibaren aktif bir rol oynamıştır. Edirne’deki bu yakın ilişki, Gülen hareketinin temellerinin atıldığı dönemlerde Yıldırım’ın örgüt içerisinde önemli bir konum elde etmesine zemin hazırladı. Zamanla, Yıldırım, Gülen’in çevresindeki kritik figürlerden biri haline gelmiş ve örgütün yapılandırılmasında önemli roller üstlenmiştir.
Akademik ve İdari Kariyeri
Suat Yıldırım, 1964 yılında Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra, bir süre Diyarbakır’da müftü yardımcılığı görevini yürüttü. Ardından Edirne’ye il müftüsü olarak atandı ve burada Fetullah Gülen ile tanışarak aynı evi paylaşmaya başladı. Bu süreç, Yıldırım’ın Gülen yapılanması ile yakın ilişkiler kurmasına ve örgütün dinamiklerine entegre olmasına olanak tanıdı.
1968 yılında Atatürk Üniversitesi’nde asistan olarak akademik kariyerine adım atan Yıldırım, ilerleyen yıllarda çeşitli üniversitelerde öğretim üyeliği yaparak profesörlük unvanını kazandı. Örgütün kurucu kadrosunda yer alan Yıldırım, “Başyüceler” veya “istişare heyeti” olarak bilinen karar mekanizmalarının önemli bir üyesi oldu ve FETÖ’nün oluşum sürecinden itibaren faaliyetlerinde etkin bir rol üstlendi.
Örgütün Karar Alma Mekanizmaları
Eski örgüt mensuplarından Çetin Acar, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve kamuoyunda “FETÖ çatı davası” olarak bilinen davanın iddianamesinde yer alan ifadesinde, örgütün karar alma mekanizmalarına dair dikkat çekici bilgiler paylaştı. Acar, beyanında, örgüt üst kurullarınca alınan kritik kararların Suat Yıldırım tarafından incelenip değerlendirildiğini bildirdi.
Örgütün eski üyelerinden Nurettin Veren, verdiği beyanlarda Suat Yıldırım’ın, örgüt içerisindeki kritik kararları değerlendiren “tayin heyeti” içinde yer aldığını vurguladı.
Akademik Yapılanma ve Adil Öksüz
Suat Yıldırım, 1993-1995 yılları arasında Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde dekanlık yaptı. Bu dönemde, FETÖ’nün darbe girişimini 15 Temmuz 2016 gecesi Akıncı Üssü’nden yönettiği belirlenen Adil Öksüz, akademik kariyerine bu fakültede başlamıştır. Yıldırım’ın dekanlık yaptığı dönemde Öksüz’ün fakültede göreve başlaması, örgütün akademik yapılanmasının da temellerinin atıldığını göstermektedir.
Spor ve Medya Üzerindeki Etkisi
Kapatılan Zaman gazetesinde, Suat Yıldırım, Şerif Ali Tekalan, Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca’nın katıldığı bir toplantıda, futboldaki operasyonların planlandığı iddiaları ortaya atıldı. Gizli tanık “Güneş”, dava dosyasına sunduğu ifadede, operasyonun merkezine Fenerbahçe’nin alınacağı ve spor camiasının kontrol edilmesinin hedeflendiğini belirtti.
Toplantıda, Hidayet Karaca’nın “Spor camiasını nasıl ele geçireceğiz?” sorusuna karşılık, Tekalan’ın Yıldırım’a “Federasyon ile ilgili durum nedir?” diye sorduğu, Yıldırım’ın ise “İçeride de bir temizlik yapılması bekleniyor” şeklinde yanıt verdiği aktarıldı. Tekalan, Berlusconi’nin İtalya’daki siyasi başarısına atıf yaparak, Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın benzer bir topluluk üzerinde güçlü bir etki yarattığını vurguladı. Toplantıda, emniyet güçlerinden şike yasası çıkarılana kadar dinleme faaliyetleri yapılmasının istendiği öne sürüldü.
Yargı Süreci ve Kaçış
Suat Yıldırım, hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 78 yıla kadar hapis istemiyle farklı davalarda yargılanırken, 4 Eylül 2015 tarihinde yurtdışına kaçtı. İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan Terörden Arananlar Listesi’nde 10 milyon lira ödülle “kırmızı kategori”de yer almaktadır.
Kaynak: Sözcü
