Türk Telekom’un Özelleştirme Fiyaskosu
Kamunun elinde bulunan değerleri yok pahasına satan iktidar, geride birçok özelleştirme fiyaskosu bırakmıştır. Özelleştirme fiyaskoları denilince akla ilk gelen Türk Telekom (TT) olmaktadır. TT, 2005 yılında 6.5 milyar dolara Lübnanlı Hariri ailesi ve Suudi ortakların sahibi olduğu Ojer Telekom’a (OTAŞ) satılmıştır. OTAŞ, 1.4 milyarlık ilk taksit dışında cebinden tek kuruş ödemeden TT’nin sahibi olmuştur. Daha sonra, 6.5 milyar doları şirketin kazancından alarak ülkeden ayrılmıştır. Bu durum, “Bizim derenin taşıyla bizim paha biçilmez kuşumuzu vuran” bir senaryo olarak değerlendirilmektedir. OTAŞ, ülkeden ayrıldığında geride bankalara milyarlarca dolar borca girmiş bir Türk Telekom bırakmıştır. İşte, Türk Telekom özelleştirme fiyaskosunun hikayesi…
DEVİR TT’NİN KASASINDAN
Stratejik bir kamu şirketi olan Türk Telekom’un özelleştirme süreci, 2000 ve 2001 yıllarında yüzde 20 ve yüzde 35 hisseleri için yapılan girişimlerle başlamış olsa da, bu girişimler sonuçsuz kalmıştır. Ancak AKP iktidara geldikten sonra, ‘babalar gibi satış’ anlayışıyla süreç hız kazanmıştır. Patronların söz sahibi olma isteği doğrultusunda, TT’nin yüzde 55 hissesi için bir ihale düzenlenmiştir. 2005 yılında gerçekleştirilen bu ihaleyi, 6.55 milyar dolarlık taksitli teklifiyle OTAŞ kazanmıştır. O tarihte Türk Telekom’un kasasında 2 milyar dolar nakit bulunduğu ve bu parayla devir işleminin yapıldığı belirtilmiştir.
2006 yılında 1.4 milyar doları ödeyen OTAŞ, 2007’de Türk bankalarından 4.75 milyar dolar borç alarak, kendi cepten bir ödeme yapmadan taksitlerin tamamını kapatmıştır. Ancak TT hisselerini rehin verip aldığı krediyi ödemeyince, ülkenin adeta TT üzerinden dolandırıldığı anlaşılmıştır. 2018 yılına kadar hissedar olarak şirketin yönetimini elinde tutan OTAŞ, Türk Telekom’un 12 yıllık kârından payına düşen 6.5 milyar doları cebine koyarak ülkeden ayrılmıştır. OTAŞ’tan kredi geri alamayan bankalar ise halen, hisselerini devralıp yönettiği Türk Telekom üzerinden devasa kayıplarını telafi etmeye çalışmaktadır.
Türk Telekom’u dolandıran Ojer Grubu’nun başkanı Saad Hariri, 18 Aralık 2016-21 Ocak 2020 tarihleri arasında Lübnan Başbakanıydı. Ülkesini dolandırdığı ortaya çıkan Hariri, halkın protestoları sonucunda istifa etmiştir.
12 Yılda 6.5 Milyar Dolar Kazandı
OTAŞ, önceden planladığı bir yöntemle halkın 6.5 milyar dolarını alıp gitmiştir. Önce ihale bedelini, kredi aldığı Türk bankalarının üzerine yıkarak TT’nin yüzde 55 hissesinin resmi sahibi olmuştur. Böylece asıl hedefi olan yıllık kâr payını ele geçirme ve Türk Telekom’u dilediği gibi yönetme amacına ulaşmıştır. 2006-2018 yılları arasında Türk Telekom, net 18.6 milyar kâr elde etmiştir. Bu süreçte brüt 21.4 milyar TL temettü oluşmuştur. Bu temettünün 10.6 milyar lirası (6.54 milyar dolar) yüzde 55 hissesine karşılık OTAŞ’a aktarılmıştır.
Bakır Kablo Soygunu ile 680 Milyon TL
TT özelleştirmesi sırasında en çok gündeme gelen yolsuzluk iddialarından biri, ülkenin dört bir yanını yer altından saran 35 milyon kilometrelik bakır kablonun satışlarıyla ilgilidir. OTAŞ yönetimindeki Türk Telekom, aldığı bir kararla yer altındaki bakır kabloları satıp yerine fiber kablo döşemeye başlamıştır. Bakırın değerlendiği bir dönemde yapılan bu operasyon, OTAŞ’a yeni bir kazanç yolu sunmuştur. Bu yolla, kamunun milyarlarca dolar daha dolandırıldığı iddia edilmektedir. Resmi açıklamalara göre, bakır kablo satışından elde edilen net kazancın o dönemki paralarla 680 milyon lira olduğu kaydedilmiştir.
Kaynak: Sözcü