Azap Gölü’nde Kuraklık Alarmı: Ekosistem Tehlikede!
Aydın ili, Söke ilçesinin Yeşilköy ve Avşar köyleri arasında yer alan ve antik Myus kenti ile Latmos (Beşparmak) Dağları’nın kuzeybatısında bulunan Azap Gölü, son dönemlerde ciddi bir kuruma süreciyle karşı karşıya. Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Başkanı Bahattin Sürücü ve dernek üyeleri, kuruyan gölde detaylı incelemelerde bulundu.
6 METRELİK SU DERİNLİĞİ 1,5 METREYE DÜŞTÜ
Sürücü, göl hakkında yaptığı açıklamada, “Azap Gölü’nü besleyen ana su kaynakları, göl alanına düşen yağışlar, yağış havzasına düşen yağışları göle taşıyan Beşpınar, Kışla, Hayırlı ve Kavaklıboğaz dereleri ile yağışlı dönemlerde Büyük Menderes Nehri’nden gelen sular oluşturmaktadır. Göldeki su seviyeleri aylara göre sürekli değişim göstermektedir. Ancak bu yıl, iklim değişikliğinin etkisiyle aşırı sıcaklar ve Mart ayından bu yana düşmeyen yağışlar nedeniyle ciddi bir kuraklık yaşanmıştır. Su seviyesindeki düşüşle birlikte doğudan başlayan kurumalar gözlemlenmektedir. Geçmiş yıllarda su derinliği 5-6 metreye kadar ulaşırken, bu günlerde 130 cm’ye kadar düştüğü görülmektedir. Hatta balıkçılar artık kasık çizmesiyle gölün içinde dolaşabilir hale gelmiştir” ifadelerini kullandı.
MADEN OCAKLARININ ATIKLARI GÖLE DOLUYOR
Sürücü, açıklamalarına devam ederek, “Göldeki su seviyesinin düşüş nedeni öncelikle kuraklık olsa da, en önemli etkenlerden biri de Beşparmak Dağları’ndaki maden ocaklarıdır. Bu ocaklardan yağışlarla birlikte göle akan maden toprakları, gölün tabanını doldurarak sığlaştırmakta ve su hacminin azalmasına yol açmaktadır. 2007 yılında Süleyman Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi tarafından hazırlanan Azap Gölü araştırma raporunda; havza içinde su sistemine yönelik herhangi bir müdahalenin, havza boyundaki suya bağımlı tüm canlıları ve alanları etkileyeceği belirtilmiştir. Doç. Dr. Erol Kesici de geçmişte yaptığı araştırmalar sonucunda Azap Gölü’nün çeşitli etkenlerin baskısı altında olduğunu vurgulamış, gölün kirliliği ve su seviyesinin korunmasında Büyük Menderes Nehri’nin önemine dikkat çekmiştir. Bu bağlamda, havzada Büyük Menderes Nehir Yönetimi ve Araştırma grubu oluşturulması gerektiğini ifade etmiştir. Eğer Büyük Menderes temizlenmez ve su verilmezse, gölün beslenmesi tamamen yağmur yağışlarına kalacaktır” diye belirtti.
CENNET GÖLÜN KURUMAMASI İÇİN DSİ’NİN ACİL TAKVİYE YAPMASI GEREKİYOR
Sürücü, son olarak, “Yaklaşık 8 aydır bölgeye yağmur düşmemekte. Eğer Kasım ayı da bu şekilde geçerse, Azap Gölü’nün tamamının kuruması kaçınılmaz olacaktır. Gölün tamamen kurumaması için, Devlet Su İşleri’nin gölün 500 metre yakınındaki eski Menderes yatağından su tahsisi yapması acil bir ihtiyaçtır. Ayrıca, Latmos Dağları’ndan gelen maden rüsubatının da durdurulması gerekmektedir. Azap Gölü; yanındaki 12 İon kentinden biri olan Myus ile birlikte, binlerce yıllık kaya mezarlarıyla, doğal ve kültürel varlıkları açısından zengin bir kaynak sunmaktadır. Bu göl, nesli tehlike altında olan Saz Kedisi (Felis chaus) ve Ak Kuyruklu Kartal (Haliaeetus albicilla) gibi yırtıcılara ev sahipliği yapmaktadır. Bunun yanı sıra, birçok kuş türüyle birlikte nesli küresel ölçekte tehlike altında bulunan Tepeli Pelikanların (Pelacanus crispus) önemli beslenme alanıdır. Azap Gölü, Aydın bölgesinde geliştirilecek ekoturizm faaliyetleri arasında önemli bir destinasyon olarak öne çıkmaktadır” dedi.
Kaynak: Sözcü