İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, son günlerde üç belediyeye kayyum atanmasının ardından Türkiye Belediyeler Birliği’ni acil bir toplantıya çağırmıştı. Toplantının ardından basına yaptığı açıklamada, Türkiye’deki demokrasiye dair çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
“Demokrasi Derin Bir Yara Aldı”
İmamoğlu, toplantının ardından şu ifadeleri kullandı: “Anayasamızda, İçişleri Bakanlığı’na verilen görevden uzaklaştırma kararı yalnızca mahalli idare organlarının suç işlemesi halinde geçerlidir. 1930 yılından bu yana yerel yönetim seviyemiz büyük bir gelişim göstermiştir. Ancak kayyum uygulamaları, halk iradesini tamamen ortadan kaldırmaktadır. Bu durum, belediye meclis üyelerinin görevlerini de etkisiz hale getirmektedir.”
İmamoğlu, kayyum atama kararlarının, iktidarın politikaları nedeniyle millet iradesinin yok sayılması anlamına geldiğini vurgulayarak, “Eğer iktidar seçiliyorsa kayyum atamamalıdır, eğer seçilmiyorsa kayyum ataması yapmamalıdır. Ülkemiz, emeklilerinden öğrencilerine kadar büyük bir geçim sıkıntısı içindedir. Gençlerimiz, umutlarını başka ülkelerde aramaktadır.” dedi.
İmamoğlu, “Tüm modern ve çağdaş yönetim modelinin, merkezi dinamikler tarafından yönetilmesi, yerel demokrasiyi zayıflatmaktadır. Demokrasimiz derin bir yara almıştır. Kayyum atama yetkisi, istisnai bir durum olarak düşünülmemelidir. İçişleri Bakanı’na kayyum atama ve görevden alma yetkisi tanınmamıştır. Alınan kararların sonuçları siyasi değildir ve demokrasiden uzaklaşmak, en kırılgan ekonomiye sahip olmak demektir.” şeklinde konuştu.
İmamoğlu, belediyelerin bütçe ve stratejik planlarını yeni hazırladığını belirterek, kayyum atama kararlarının bu süreçleri de olumsuz etkilediğini ifade etti.
AKP’li Güler’e Tepki: “Son Derece Yakışıksız”
İmamoğlu, kayyum kararlarıyla birlikte, bu yetkilerin İçişleri Bakanlığı’nın bir memuruna devredilmesinin son derece tehlikeli olduğunu belirtti. “Son 8 yıldır alınan kararlar, keyfi ve vesayetçi bir yönetim anlayışını ortaya çıkarmıştır. Türkiye, bu zihniyetten bir an önce kurtulmalıdır. Bunun iradesi de sandıktır; seçimdir. Seçim ve seçilme hürriyeti yok edilmektedir.” dedi.
Özellikle AKP Grup Başkanvekili Güler’in kayyum uygulamalarının devam edeceği yönündeki tutumunu eleştirerek, “Bu tavır o kadar çirkin ve yakışıkızdır ki… Bu, çok tehlikeli bir irade beyanıdır. Ben bu söylemini kınıyorum. Hukuka aykırıdır. Eğer hukukçu kimliğiyle bunu söylüyorsa, hukuk bilgisini gözden geçirmelidir.” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, “Tümden bir kurumun kapatılması, demokrasiyi zayıflatır. Unutulmamalıdır ki egemenlik kayıtsız şartsız milletimizindir.” dedi. Ayrıca, çeşitli partilerle irtibat kurduklarını ve başka partilerle de iletişim adımlarının atılacağını belirtti. Devlet Bahçeli ile Numan Kurtulmuş’a da randevu talebinde bulunduklarını ancak henüz olumsuz bir dönüş almadıklarını ifade etti. Görüşmelerin devam edeceğini sözlerine ekledi.
Kaynak: Sözcü