Michigan’daki Başkanlık Seçimleri ve Müslüman Toplumun Tepkisi
ABD’deki başkanlık seçimlerinde en dikkat çekici bölgelerden biri olan Michigan eyaletinde, başarısız Gazze politikaları nedeniyle Demokrat Parti’yi cezalandırmak isteyen bazı Müslüman aktivistler, seçim çalışmalarını son ana kadar sürdürdü. Özellikle Dearborn bölgesi, bu durumu en iyi yansıtan yerlerden biri oldu.
Dearborn, ABD’de “Arap Amerikan toplumunun başkenti” olarak biliniyor ve burada yaklaşık 250 bin Müslüman seçmen yaşıyor. Arap Amerikalılara ait işyerlerinin sıralandığı Mason Street, Müslüman toplumu için seçim çalışmalarının yoğunlaştığı önemli bir nokta haline geldi. “Soykırıma karşı oy kullan” yazılı pankartları taşıyan Michigan’daki “Harris’i Terk Et” hareketinin eş başkanı Farah Khan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu seçimdeki temel amaçlarının Demokrat aday Kamala Harris’e karşı seçimi kaybettirerek cezalandırmak olduğunu belirtti.
Khan, Gazze’de bir soykırım yaşandığını vurgulayarak, “Demokratlar kırmızı çizgiyi aştı, oyumuzu aldılar ve her zaman yaptıkları gibi bizi arkadan bıçakladılar. İktidar olmak ve oy almak isteyen hiçbir parti bu yola girmemeli, seçmenlerin sesini dinlemelidir.” ifadelerini kullandı. Hayatı boyunca Demokrat Partiyi desteklediğini belirten Khan, son bir yıl içinde Filistin’de gördüğü vahşetin yaşamı boyunca tanık olduğu en kötü olaylardan biri olduğunu söyledi. Khan, “(Harris’in) kaybettiğini görmek bizim için gerçek bir rahatlama olacak ve bu, tüm siyasi arenaya soykırımın yanlış olduğu mesajını gönderecek.” diye ekledi.
Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın başkanlığı döneminde uygulanan insanlık dışı ve “Müslümanların ülkeye girişini yasaklayan ırkçı” politikaları kabul eden Khan, “Ancak Trump’ın başkanlık yaptığı dört yıl, Filistin’deki, Gazze’deki bir günlük acı etmez.” dedi. Khan, Trump’ın kazanması durumunda Demokratların seçimi neden kaybettiğini çok iyi anlaması gerektiğini belirterek, “Eğer onlar da aynı şeyi yaparlarsa, gelecek seçimlerde de kaderleri bu olur.” ifadelerini kullandı.
Dearborn’da kafe-restoran işleten Mardin kökenli bir aileden gelen Ömer Muhammed, Müslüman toplumun Gazze’deki soykırım nedeniyle siyasilere büyük bir öfke duyduğunu, ancak kime oy verileceği konusunda gruplar arasında tartışmaların yaşandığını belirtti. ABD’li Müslümanlar, Gazze konusunda öfkeli olsa da Trump yönetiminin İsrail’e verdiği desteği de unutmadı. Amerikan Büyükelçiliği’nin Tel Aviv’den Kudüs’e taşınması Trump döneminde gerçekleşmişti.
Ömer Muhammed, işlettiği kafede bu siyasi tartışmalara tanık olduğunu dile getirerek, “Dearborn’daki toplum iyi eğitimli ve şu anda hissedilen siyasi bölünmüşlüğün seçimlerden sonra normale döneceğine inanıyorum.” dedi. İsmini yalnızca Ali olarak veren Lübnan kökenli 49 yıllık Dearborn sakini ise, ABD’deki her iki siyasi partiye de artık güveninin kalmadığını, Gazze konusunda her iki adayın da vatandaşlarını ve dünyayı yanıltmaya çalıştığını ifade etti.
Ali, “Harris ve Trump, ikisi de yalan söylüyor. Savaşı durdurmak istediklerini söylüyorlar ama bunun üzerinde çalışmıyorlar. Harris savaşı durdurmak istiyorsa, neden bunu hemen şimdi söylemiyor? Neden İsrail’e diğer tüm silahları vermeyi bırakmıyor?” diye sordu. Diğer bir Dearborn sakini Filistin kökenli öğrenci Zayd Salim de bu seçimde oy kullanmayacağını belirterek, “Daha az kötü diye bir şey yoktur. İkisi de büyük kötü. İkisi de Filistin, Lübnan, Suriye ve Yemen’i tamamen yok edecekler.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Sözcü