Diyarbakır’da Dolandırıcılık Şebekesi Çökertildi
Suriye uyruklu Ahmed El Ubeyid, İhsan Çapar ve Yusuf Erden, kendilerini şeyh olarak tanıtarak dolandırıcılık faaliyetlerinde bulunmuş ve toplamda 55 bin dolar haksız kazanç elde ederek kayıplara karışmışlardır. Bu dolandırıcılık olayı sonrası, mağdurların şikayeti üzerine Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dava açılmıştır.
İddianameye göre, Mardin’in Kızıltepe ilçesinde “şeyh Ahmed” ismiyle faaliyet gösteren sahte şeyh, insanların sıkıntı ve dertlerini gidereceği vaadiyle çok sayıda kişiyi dolandırmayı başarmıştır. N.K. adlı bir kadın, telefonla ulaştığı Ahmed El Ubeyid’in, “Diyarbakır’a gelip evinize sorunlarınızı çözeceğim. Evde iki avuç toprak bulundurun, toprakta altın olup olmadığına bakacağım. Eğer varsa, böyle bir yeteneğim var ki, size altınların yerini söylerim” şeklindeki sözleriyle dolandırıcılık faaliyetini başlatmıştır.
İnandırıcılık sağlamak amacıyla sahte şeyh, İhsan Çapar ile birlikte N.K.’nın evine gitmiştir. Çapar, evde bekleyen dört kişiye, “Ben bu şeyhin sayesinde kurtuldum, altın buldum. Evim ve iş yerlerim oldu, hatta petrol ofisim ve kuyumcu dükkanlarım var. Getirdiğiniz bu toprağa hocam bakacak, böyle bir şey varsa şartlar yerine gelirse sizler de altın bulursunuz; hocam altınları size çıkartır” diyerek dolandırıcı planlarını sürdürmüştür.
Toprakta Altın Yalanı
Sahte şeyh, aile içindeki huzursuzluğu ortadan kaldırmak ve maddi açıdan refaha kavuşturmak adına evdekilerden mum, tuz, bıçak, ibrik, beyaz çarşaf ve Kur’an-ı Kerim talep etmiştir. Evin bir odasını boşaltan Ubeyid, yalnız girdiği odada gizli işlemler yaptıktan sonra çıkıp, “Aile içi huzursuzluğu giderdim. Ayrıca toprakta 200 kilo altın var. İnanmıyorsanız da gelin kendiniz görün” demiştir. Bu sözler, ev halkı arasında büyük bir heyecan yaratmıştır.
Şeyhin etkisiyle ev halkı, toprakta altın bulduklarına inanmış ve sahte şeyh bir başka odaya alarak, “Altınların %30’u benim, kalan %70’i odaya girenlerin olacak” diyerek 60 bin dolar talep etmiştir. Ertesi gün, N.K. adlı mağdur, sahte şeyhe 35 bin doları elden teslim etmiştir. Sahte şeyh, dualar okuyarak, ev halkına namaz kılıp, kurban kesmeleri ve para yakmaları gerektiğini söylemiştir. Daha sonra tekrar eve gelen şeyh ile Yusuf Erden, bu kez mağdurlardan Y.İ.’ye 20 bin dolar daha almışlardır. Şeyh Ubeyid, “Şartlar yerine geldi. Biraz sabredin, korkmayın. Birkaç gün sonra gelip olayı çözeceğim” diyerek evden ayrılmıştır. Ancak daha sonra iletişim sağlanamayınca, ev halkı dolandırıldığını anlamış ve şikayetçi olmuştur.
Dolandırıcılar Yakalandı, Şeyh Hala Aranıyor
Şu ana kadar yakalanamayan sahte şeyh Ahmed El Ubeyid hakkında, Sulh Ceza Hakimliği’nce tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılmıştır. İhsan Çapar ve Yusuf Erden ise polis tarafından yakalanmış ve dolandırıcılık suçlamasıyla yargılanmaktadır. Mağdurlar, her iki dolandırıcıyı da fotoğraflarından teşhis etmiştir.
İddianamede, üç sanığın da fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek Ahmed El Ubeyid’i sözde şeyh olarak tanıttıkları, evde aile içindeki huzursuzluğu giderecekleri, sorunları çözecekleri ve maddi açıdan refaha kavuşturacakları vaadiyle dolandırıcılık yaptığı belirtilmiştir. Sahte şeyhin, dini unsurları kullanarak mağdurların gözlerini boyadığı, dualar okuyarak ve çeşitli telkinlerde bulunarak iki ayrı mağduru toplamda 55 bin dolar dolandırıp haksız menfaat sağladığı vurgulanmıştır. Üç sanık hakkında 30 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştır ve yargılanmalarına adli tatil sonrasında başlanacaktır.
Kaynak: Sözcü
