Diyarbakır’da Narin Güran Cinayeti Davası
Diyarbakır’ın Bağlar İlçesine bağlı Tavşantepe Köyü’nde 21 Ağustos günü Kuran kursundan çıktıktan sonra kaybolan 10 yaşındaki Narin Güran’ın cesedi, 8 Eylül tarihinde köyün yakınlarındaki bir derede bulundu. Bu trajik olayla ilgili açılan davada, iddianamenin bir numaralı sanığı olan Narin’in ağabeyi Enes Güran’ın Adli Tıp Kurumu’ndaki muayene fotoğrafları gün yüzüne çıktı. SÖZCÜ’nün elde ettiği bu fotoğraflarda, detaylı inceleme ve milimetrik ölçümler yapılmasına rağmen diş izlerinin kime ait olduğuna dair kesin bir tespit yapılamadı.
İzler Nedeniyle İki Kere Gözaltına Alındı
Küçük kızın kaybolduğu günlerde sergilediği şüpheli davranışlar nedeniyle, Enes Güran iki kez gözaltına alındı. Gözaltına alınmasının sebepleri arasında, kolundaki diş izleri, gözündeki yumruklanmaya bağlı morluklar ve vücudundaki diğer yaralanmalar yer aldı. Enes Güran, bu diş izleri ve yaralanmalarla ilgili olarak savunmasında şunları ifade etti: “Kız kardeşim kaybolduğu için sinir krizi geçirdim ve kendi kolumu ısırdım.”
Bunun yanı sıra, yüzündeki morluklar için de kardeşini mısır tarlasında ararken mısır koçanlarının yüzüne değdiğini ve bu nedenle morardığını belirtti. Sırtındaki derin yaralar ve çizikler için ise, “Kız kardeşimi gece karanlığında yıkık evlerin ve dikenli tellerin bulunduğu bölgelerde ararken sırtım çizildi, yaralandım.” diyerek kendini savundu. Ancak bu açıklamalarına rağmen Enes Güran, gözaltına alınarak Adli Tıp Kurumuna sevk edildi.
Tespit Yapılamamıştı
Adli Tıp Kurumu (ATK), hazırladığı raporda Enes Güran’ın vücudundaki yaraların iyileşme evresinde olduğunu ve deri bütünlüğünün yeniden toparlandığını belirtmişti. Narin’in cesedinin bulunmasından sonra, küçük kızın ölü muayenesi sırasında alınan ağız ve diş örnekleri ile annesi Yüksel Güran’ın da cezaevinden çene, ağız ve diş örnekleri alınarak karşılaştırma yapılmak üzere ATK’ya gönderilmişti. Ancak ikinci kez yapılan incelemede, diş izlerinin Enes, Narin, anne Yüksel veya başka kişilere ait olabileceğinden dolayı kesin bir tespit yapılamadığı ifade edildi.
İşte O Fotoğraflar
Enes’in muayene sırasında ATK’da çekilen fotoğraflarda, milimetrik ölçümler yapıldığı ve çok hassas bir muayeneden geçmesine rağmen herhangi bir bulguya ulaşılamadığı görüldü. Enes’in bir kağıdı ısırdığı diş kalıbı alındı ve sırtındaki yaraların boyutu ile ilgili ölçümler yapıldı. Ayrıca, kolundaki diş izleriyle ilgili olarak da boş bir kağıdı ısırdığı ve bu boş kağıttan diş kalıbının alındığı belirlendi.
Kolundaki diş izleriyle ilgili daha kesin bir sonuca ulaşabilmek için, kolundaki kıllı bölgenin traş edildiği ve çıplak deri üzerinden örnek alındığı fotoğraflarda yer aldı.
Kanda ve İdrarda Uyuşturucu Maddeye Rastlanmadı
Bu arada, ağabey Enes’den alınan kan ve idrar örnekleriyle ilgili Adli Tıp Kurumu raporu da tamamlandı. Rapora göre, Enes’in kanında veya idrarında herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı maddeye rastlanmadığı bildirildi.
Kaynak: SÖZCÜ
