Duterte’nin Ölüm Mangası İtirafları
Eski Filipinler Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, Davao şehri belediye başkanı olduğu dönemde suç oranını kontrol altına almak amacıyla bir ‘ölüm mangası’ kurduğunu doğruladı. Duterte, bu ölüm mangasının üyelerinin polis memurları arasından seçildiğini iddia etti; ancak daha sonra çelişkili bir şekilde timin üyelerinin gangsterler olduğunu belirtti. Bu durum, Duterte’nin güvenilirliğini zedeleyen önemli bir çelişki yarattı.
Duterte’nin başkanlık döneminde, aralarında eski bir polis memurunun da bulunduğu iki kişi, Davao’da bir suikast timinin parçası oldukları iddiasıyla Senato önünde ifade verdi. Bu iki adam, Duterte’nin emriyle çok sayıda kişiyi öldürdüklerini öne sürdü. Ancak o dönemde yetkililer, bu iddiaları kanıt yetersizliği nedeniyle asılsız olarak değerlendirdi.
İsimlerin Açıklanması
Pazartesi günü, Senato’nun yasadışı uyuşturucu çetelerine karşı yürüttüğü mücadeleyle ilgili bir soruşturma kapsamında ifade veren Duterte, ölüm mangasının “komutanlarının” isimlerini açıkladı. Duterte, ülkenin eski ulusal polis şefi ve siyasetçi Ronaldo dela Rosa’nın da bu suikast timinde yer aldığını belirtti. Davao Belediye Başkanı olduğu dönemde binlerce suçlunun öldürüldüğünü itiraf eden Duterte, “Polisin işi budur” şeklinde bir açıklama yaptı.
Duterte, yönettiği ölüm mangasına silahsız şüphelileri öldürme emri vermediğini, fakat gruba “suçluları karşı koymaya teşvik etmelerini ve karşı koyduklarında da onları öldürmelerini, böylece şehirdeki sorunların çözüleceğini” söylediğini kabul etti.
Suçlu mu, Polis mi?
79 yaşındaki Duterte, daha sonra ölüm timinin üyelerinin aslında polis olmadığını, gerçekte gangsterlerden oluştuğunu ifade etti. Duterte, “İsterseniz şimdi itiraf edebilirim. Yedi kişilik bir ölüm mangam vardı ama onlar polis değil, gangsterlerdi” dedi. İnsan hakları grupları, Duterte’nin belediye başkanlığı yaptığı 22 yıl boyunca Davao’da yaklaşık 1.400 şüpheli cinayetin işlendiğini belgeledi. Davao şehri polisi ise, bu cinayetlerin infaz olduğu iddialarını reddetti ve şüphelilerin tutuklanmaya şiddetle direndiğini, dolayısıyla yetkililerin meşru müdafaa kapsamında hareket ettiklerini savundu.
Kaynak: Sözcü