Genç Yaşta Kolon Kanseri Vaka Artışı ve Demir Eksikliği İlişkisi
Son dönemde yapılan araştırmalar, genç yaşlardaki kolon kanseri vakalarının genellikle daha ileri evrelerde teşhis edildiğini ortaya koymaktadır. Bu durumun başlıca nedeni, doktorların genç hastalarda kanser olasılığını göz ardı etme eğilimidir. Uzmanlar, bağırsak alışkanlıklarında görülen değişiklikler, kanama veya demir eksikliği gibi belirtiler gösteren genç hastaların mutlaka kanser riski açısından değerlendirilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.
Demir eksikliği, vücutta yeterli sağlıklı kan hücresi bulunmaması sonucunda anemiye yol açar ve bu durum, oksijen taşıma kapasitesinin azalmasına neden olur. 2024’te gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, her üç yetişkinden biri demir eksikliği riski taşımaktadır. İngiltere verilerine göre ise erkeklerin %3’ü, kadınların %8’i demir eksikliği yaşamaktadır. Demir eksikliğinin belirtileri arasında yorgunluk, halsizlik, solgun cilt, soğuk eller ve ayaklar, baş ağrısı ve baş dönmesi gibi durumlar bulunmaktadır.
Demir, kırmızı et, ıspanak, fasulye ve deniz ürünleri gibi gıdalarda yüksek miktarda bulunmasına rağmen, birçok doktor kolon kanseri riskini azaltmak için kırmızı et tüketiminin sınırlandırılmasını önermektedir. Aşırı demir alımı, karaciğerde birikerek toksik hale gelebilir ve bu da kanser riskini artırabilirken, demir eksikliği bağışıklık sisteminin kanserle mücadele kapasitesini zayıflatmaktadır. Bu nedenle uzmanlar, demir alımının hem eksiklik hem de fazlalık açısından dikkatlice dengelenmesi gerektiğinin altını çizmektedir.
Bu olumsuz eğilim, özellikle ABD’de hızla yayılmakta ve bazı ünlü kişilerin hayatını kaybetmesine neden olmaktadır. Örneğin, Marvel filmi Black Panther’in yıldızı Chadwick Boseman, 2016 yılında sadece 39 yaşındayken kolon kanseri teşhisi almış ve 2020 yılında hayatını kaybetmiştir. Boseman’ın hastalığıyla ilgili farkındalığın artması, genç yaşta görülen kolon kanseri krizi üzerinde daha fazla araştırma yapılmasına katkıda bulunmuştur.
CDC ve Ulusal Sağlık İstatistikleri Merkezi verilerini inceleyen Rutgers Üniversitesi araştırmacıları, 2000-2022 yılları arasında 147,026 kanser ölümünü analiz etmiştir. Çalışmanın yazarı Yazan Abboud, elde edilen bulguların “kolorektal kanser belirtileri konusunda farkındalık artırmaya yönelik çabaların” önemini vurguladığını belirtmiştir. Genç hastalarda kolon kanseri genellikle ileri evrelerde teşhis edilmekte ve bu durum kanserin yayılması için daha fazla zaman tanımaktadır. Kanserin boyutunun ve yayılmasının artması, tedavi sürecini zorlaştırmaktadır.
Dr. David Johnson, genç hastalarda aşırı kanama ve demir eksikliği gibi erken belirtiler görüldüğünde, daha erken tarama yapılmasının önemine dikkat çekmektedir. Kolon kanserinin erken aşamalarında anemi görülmesi sık rastlanan bir durumdur ve bu nedenle demirin kanserle ilişkisi uzun süredir araştırma konusu olmuştur. Bazı araştırmalar, fazla demirin vücutta toksik hale gelerek kanser riskini artırabileceğini öne sürerken, az miktarda demir alımının da sorun teşkil ettiğini göstermektedir.
Almanya’daki Beslenme Bilimleri Enstitüsü araştırmacıları, demir eksikliğinin kolon kanseri gelişme riskini artırabileceği ve ölüm oranlarını yükseltebileceğini ortaya koymuştur. Araştırmacılar, sağlıklı bir bağışıklık sisteminin kanser hücrelerini etkili bir şekilde yok edebilmesi için yeterli miktarda beyaz kan hücresi üretimi gerektiğini belirtmektedir. Ancak demir eksikliği, bağışıklık sistemini zayıflatarak kansere karşı direnci düşürebilir.
Birleşik Krallık’ta her yıl yaklaşık 45,000 kişiye bağırsak kanseri teşhisi konulmakta ve bu kişilerin yalnızca yarısı on yıl sonra hayatta kalabilmektedir. Uzmanlar, bu vakaların ve ölümlerin 2040 yılına kadar yılda yaklaşık 4,500 vaka ve 2,500 ölüm artabileceğini öngörmektedir.
Kaynak: Sözcü