Kemal Sunal: Türk Sinemasının Unutulmaz Yüzü
Kemal Sunal, 11 Kasım 1944 tarihinde İstanbul’da dünyaya geldi. Mimar Sinan İlkokulu ve Vefa Lisesi’ni tamamlayan sanatçı, eğitim hayatını 11 yılda bitirdi. Daha sonra Marmara Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’nde eğitim almasına rağmen, 12 Eylül 1980 tarihinde bu eğitimini yarıda bıraktı. Üniversite yıllarında ve sonrasında Emayetaş Fabrikası’nda çalıştı; ancak tiyatro ve sinema dünyasına adım atmadan önce elektrikçi çıraklığı yaparak iş yaşamına erken yaşta atıldı.
“Yaz tatillerinde çalışırdım” Kemal Sunal, bir röportajında, erken yaşta iş hayatına girmesinin sebeplerinden birini “Ekonomik durumumuz iyi değildi. Babam Migros’tan emeklidir. Yaz tatillerinde ayakkabı ve kitap parasına yardımcı olmak için çalışırdım” sözleriyle açıkladı. Lise yıllarında tiyatroya olan ilgisi giderek arttı; okulda düzenlenen müsamerelerde yer aldı ve ‘Zoraki Tabip’ adlı tiyatro oyununda rol aldı. Vefa Lisesi’ndeki felsefe öğretmeni Belkıs Balkır sayesinde ünlü tiyatrocu Müşfik Kenter ile tanışarak, profesyonel oyunculuk kariyerine Kenterler Tiyatrosu’nda adım attı ve burada uzun yıllar sahne aldı.
Ertem Eğilmez’in Keşfi Sunal, daha sonra Ulvi Uraz Tiyatrosu’nda, bir süre Ayfer Feray Tiyatrosu’nda ve son olarak Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda görev aldı. Burada oynadığı bir oyunda, yönetmen Ertem Eğilmez tarafından keşfedilmesiyle beyaz perdede de yer almaya başladı. Kemal Sunal, oyunculuğa başlama hikayesini şöyle anlatmıştır: “Nasıl oldu bilmem, ben kendimi sahici bir sahnede seyircilerin arasında buldum. Ses Tiyatrosu’ndaki ilk rolüm çok kısaydı. Üç dakika sahnede kalıyor ya da kalmıyordum. Öyle pek bir şey söylediğimi de hatırlamıyorum. Sahnenin bir ucundan girip öbür ucundan çıkıyordum. Ne yaptığımı da pek hatırlamıyorum ama seyirci kahkahadan kırılıyor. Bu da benim hoşuma gitmişti.”
Sinemaya İlk Adımı 1973 Yılında Attı Ertem Eğilmez’in yönettiği ‘Tatlı Dillim’ adlı filmde, uzun boyundan dolayı basketbolcu rolünü canlandırarak sinemaya ilk adımını 1973 yılında atan Kemal Sunal, kalabalık kadrolu filmlerde rol almaya devam etti. Rıfat Ilgaz’ın ‘Hababam Sınıfı’ eserinin sinema uyarlamasında canlandırdığı ‘İnek Şaban’ karakteri başta olmak üzere, birçok filmde özgün fiziği ve canlandırdığı tiplerin halkla olan yakınlığı sayesinde kısa sürede Türkiye’nin en sevilen oyuncularından biri haline geldi.
“Özel hayatımda çok soğuk bir adamım” ‘İnek Şaban’ tiplemesinin büyük ilgi görmesi üzerine, birçok filmde ‘iyi, saf adam’ karakterini canlandıran Kemal Sunal, kendisini “Özel hayatımda çok az konuşan, çok soğuk bir adamım” şeklinde tanımlamıştır. 1974 yılında Gül Sunal ile evlenen sanatçının, Ali ve Ezo adında iki çocuğu oldu. 1990’lı yıllardan itibaren filmleri kesintisiz olarak televizyonlarda yayınlanmaya başladı. ‘Süt Kardeşler’, ‘Tosun Paşa’, ‘Salako’, ‘Köyden İndim Şehire’, ‘Çöpçüler Kralı’ gibi filmler, Türk sinemasının en çok izlenen yapımları arasında yer aldı.
3 Temmuz 2000 tarihinde, bir film çekimine gitmek üzere bindiği uçakta kalp krizi geçirerek hayata veda eden Kemal Sunal, binlerce kişinin katıldığı bir törenle son yolculuğuna uğurlandı.
Kaynak: Sözcü