Keşke Babam Olsaydı
Hayatın zorluklarıyla başa çıkmaya çalışırken, sık sık içimden “Keşke babam olsaydı” diye geçiririm. Yoksulluk, çocukluğumun en belirgin izlerinden biriydi. O dönemde, muzun tadını bilmeyen bir çocuk olarak, hayata dair pek çok şeyden mahrum kalmıştım. Okulda ismim, yoksul çocuklar listesinde yer alıyordu.
Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu Empati programında, her hafta farklı hayatlara yolculuk yaparak, tarihe damga vurmuş insan hikayelerini gözler önüne seriyoruz. Ünlü konuklar, yaşanmış hikayelerle empati kurarken, kendi hayatlarına dair bambaşka gerçekleri de keşfediyorlar. Programın yapımcıları BBO Yapım’dan Şafak Bakkalbaşıoğlu ve Mahperi Altun Uçar, Ahmet Mümtaz Taylan ile birlikte, izleyicilere unutulmaz anlar sunuyor.
Bu Çarşamba gecesi, Empati’de usta oyuncu Nur Sürer konuk oldu. Hiçbir televizyon programına katılmayan Nur Sürer, programın özel formatını vurgulayarak, NTV ekranlarında olmanın kendisi için ne denli önemli olduğunu dile getirdi.
Annemin Cesareti
Nur Sürer, geçmişe dair anılarını paylaşırken, “Annem okuma yazma bilmezdi ama cesur bir kadındı, alkışlanacak bir anneydi” sözleriyle annesinin güçlü duruşunu ifade etti. Babasız büyümenin getirdiği zorlukları anlatırken, “Yoksulluğun izi kalıyor, geçmiyor” dedi. Çocukluğunda yaşadığı zorlukları ve annesinin fedakarlıklarını aktardı. “Babasız büyüyen bir çocuk olarak, ‘Keşke babam olsaydı’ diye düşünürüm hep” ifadesi, onun iç dünyasını yansıtıyordu.
- Yoksul bir ailede büyümek, hayatımın her alanında hissedilir bir yük oldu.
- Okulda adım, fakirler listesinde yer alıyordu; bu, benim için bir damga gibi hissettiriyordu.
- Çocuk Esirgeme Kurumu’na bağlı bir okulda eğitim aldım ve bu, hayatımda önemli bir yer tuttu.
Nur Sürer, kardeşleriyle birlikte büyüdüğünü, dört kardeş olduklarını ve en küçük erkek kardeşini kaybetmenin acısını yaşadığını aktardı. Ablasının genç yaşta evlenip evden ayrıldığını, belki de evdeki sıkıntılardan kurtuluş yolu olarak gördüğünü belirtti. “Ablam çocuk işçiydi, ilkokulu bitirmeden 3. sınıftan çıktı, ip fabrikasında çalışırdı” sözleri, o dönemin zorluklarına ışık tutuyordu.
Ahmet Mümtaz Taylan, Nur Sürer’in oyunculuk kariyerine dair duyduğu övgüleri dile getirirken, Sürer bu sözlere “Şanslı bir oyuncuyum. Yeşilçam’ı ucundan yakaladım. Çok iyi yönetmenlerle çalışıp, çok şey öğrendim hepsinden” şeklinde yanıt verdi. Bu, onun sanatına olan tutkusunu ve bağlılığını gözler önüne seriyordu.