Küresel Isınmanın Etkileri ve Aşırı Hava Olaylarının Artışı
Yapılan araştırmalar, küresel ısınmanın yalnızca sıcaklıkları artırmakla kalmayıp, aynı zamanda aşırı hava olaylarının etkilerini de ciddi şekilde kötüleştirdiğini ortaya koymaktadır. Her yıl on binlerce yeni doğan bebeğin ve milyonlarca insanın, insan kaynaklı ısının neden olduğu aşırı hava koşulları yüzünden erken yaşta yaşamını yitirdiği tahmin edilmektedir. İklim kriziyle bağlantılı olarak 550’den fazla aşırı hava olayı – sıcak hava dalgaları, sel, fırtına, kuraklık ve orman yangınları – daha sık veya daha şiddetli bir hale gelmektedir. Ancak bu durum, yalnızca buzdağının görünen kısmıdır; zira çoğu aşırı hava olayı bilim insanları tarafından yeterince analiz edilmemiştir.
Bilim İnsanları Uyarıyor: Felaketler Artacak!
Araştırmalar, günümüze kadar 1,3°C’lik bir küresel ısınmanın yaşandığını ve bu seviyenin bile dünya genelinde büyük hasarlara yol açtığını göstermektedir. Ancak mevcut emisyon oranlarıyla, gezegenin 2,5°C ila 3,0°C’lik bir ısınma yolunda olduğu öngörülmektedir. Bu durum, gelecekte daha şiddetli iklim felaketlerinin yaşanacağına dair ciddi bir uyarıdır. Bilim insanları, bu senaryoyu önlemek amacıyla COP29 İklim Zirvesi’nde karbon emisyonlarının hızla ve ciddi bir şekilde azaltılması çağrısında bulunmaktadırlar.
‘İmkansız’ Olaylar ve Kayıplar
Son iki yılda, Akdeniz, Tayland ve Filipinler’den Afrika’nın Sahel bölgesine kadar birçok yer, daha önce görülmemiş seviyelerde aşırı sıcaklıklara maruz kalmıştır. 2018 yılından bu yana Kuzey Amerika, Avrupa ve Güney Kore gibi bölgelerde de rekor kıran sıcaklıklar kaydedilmiştir. Örneğin, 2020 yılında Çin, Rusya ve Arktik bölgeleri, “imkansız” olarak nitelendirilen sıcak hava dalgalarına tanıklık etmiştir.
Bu aşırı hava olayları, sadece can kayıplarına yol açmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomilere ve altyapıya da büyük zararlar vermektedir. Örneğin, 2017’de meydana gelen Harvey Kasırgası, insan kaynaklı küresel ısınma olmasaydı ABD’deki mülklerin %30-50’sinin su altında kalmayacağını göstermektedir. Benzer şekilde, 2019’da Mozambik’teki Idai Kasırgası nedeniyle yerinden edilen 13 bin kişi, küresel ısınma olmasaydı evlerini terk etmek zorunda kalmayacaklardı.
Yapılan atıf çalışmaları, aşırı hava olaylarının insan hayatı üzerindeki etkilerini somut verilerle ortaya koymaktadır. 2001-2019 yılları arasında düşük ve orta gelirli ülkelerde sıcaklığa bağlı olarak hayatını kaybeden her üç bebekten birinin, küresel ısınma olmasaydı hayatta kalacağı hesaplanmaktadır. Bu da yılda yaklaşık 10 bin bebeğin gereksiz yere kaybedildiği anlamına gelmektedir.
100 Binden Fazla İnsan Etkilenecek
Araştırmalara göre, 1991-2018 yılları arasında küresel ısınma, 43 ülkede yaz aylarında sıcaklık kaynaklı ölümleri artırmıştır. Bilim insanlarının yaptıkları genel tahmin, yılda 100 binden fazla insanın küresel ısınmanın etkisiyle yaşamını yitirdiğini göstermektedir. Uzmanlar, aşırı hava olaylarının yıkıcı etkilerini azaltmak için savunmasız toplulukların korunmasına yönelik ciddi bir finansman artışı gerektiğini vurgulamaktadırlar. COP29’da bu konunun öncelikli olarak ele alınması beklenmektedir ve en az 1 trilyon dolarlık bir fon sağlanması gerektiği ifade edilmektedir.
Carbon Brief tarafından derlenen ve Guardian ile paylaşılan veri tabanı, şimdiye kadar yayınlanmış 744 atıf çalışmasını içermektedir. Bu çalışmaların üçte biri, aşırı hava olaylarının insan kaynaklı küresel ısınma nedeniyle daha olası ve daha şiddetli hale geldiğini doğrulamaktadır. Ancak, Avrupa, Kuzey Amerika ve Çin dışındaki bölgelerde meydana gelen olayların yetersiz incelenmesi, iklim krizinin gerçek etkilerinin tam anlamıyla ortaya konamamasına neden olmaktadır. Özellikle Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi, hem büyük fosil yakıt üreticileri hem de iklim krizinden ağır darbe alan bölgelerde yeterli veri bulunmamaktadır.
Kaynak: Sözcü