Mardin’de Feci Kaza: İki Çocuk Hayatını Kaybetti
Kaza, 14 Temmuz akşamı Mardin’in Artuklu ilçesinde, Vali Ozan Caddesi’nde meydana geldi. Nurullah Çiçek’in kullandığı 34 JZ 0089 plakalı otomobil, yaya geçidinden karşıya geçmeye çalışan İbrahim Halil Bumanhan ve Orhan Kemal Duva’ya çarptı. Çevredeki vatandaşların derhal sağlık ekiplerine haber vermesi üzerine, olay yerine ambulanslar sevk edildi. Yaralılar, Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldılar. Ancak, İbrahim Halil Bumanhan yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Orhan Kemal Duva ise bir gün sonra hastanede hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan Nurullah Çiçek, adliyeye sevk edildi ve çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Kaza anı, güvenlik kameraları tarafından kaydedildi.
Şerit Değiştirme ve Hız İhlali
Kazayla ilgili hazırlanan tespit tutanağında, Nurullah Çiçek’in trafiği tehlikeye düşürecek şekilde şerit değiştirdiği ve yaya geçidinde hız limitinin 50 kilometre olmasına rağmen, çocuklara 50 kilometrenin üzerinde hızla çarptığı ifade edildi. Ayrıca, sosyal medyada hız yaptığı videoları paylaşan Çiçek’in, bu videolardan birinde 180 kilometre hızla gittiği görüntüleri de ortaya çıktı. Bazı sosyal medya kullanıcıları, bu paylaşımların altında ‘Cani, katil’ gibi ifadelerle durumu eleştirdi.
İlk Duruşma ve Sanığın İfadesi
Nurullah Çiçek, ‘Taksirle öldürme’ suçlamasıyla Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Duruşmada sanık, avukatı, mağdur yakınları ve onların avukatları hazır bulundu. Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, sanık Çiçek, kazanın ardından duyduğu pişmanlığı dile getirerek, “Olay günü evime gidiyordum. Orta refüjde çocukların çıktığını gördüm. Onlara çarpmamak için direksiyonu kırdım ama engel olamadım. Böyle olmasını istemezdim, çok üzgünüm, pişmanım. 2 veya 3 çocuğu ağacın arkasında gördüm. Frene bastım ama durmayınca sağa doğru kırdım. Yaya geçidini tam olarak hatırlamıyorum. Yol üzerindeki çizgiler belirsizdi. Pişmanım, tahliyemi talep ediyorum” dedi.
Avukatların Görüşleri
Sanık avukatı, yoldaki üst geçitler ile yaya geçitlerinin hatalı olduğunu savunarak, Karayolları’nın ihmali bulunduğunu ve müvekkilinin mağdur ailelerin acısını paylaştığını ifade etti. Tutukluluk süresinin göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek, sanığın tahliyesini talep etti.
Mağdur Ailelerin Talepleri
Mağdur ailelerin avukatı İrfan Ceylan, sanığın sosyal medya fenomeni olduğunu ve hız ve drift videoları çekmeyi alışkanlık haline getirdiğini vurguladı. “Sanık, araçlar arasında makas atarak seyrediyor ve öndeki aracın sağından geçerek yayalara çarpıyor. Bu olay sıradan bir kaza değildir. Bu nedenle ‘Taksirle öldürme’ yerine ‘Bilinçli taksirle öldürme’ maddesinden yargılanmasını talep ediyoruz. Olay yerinde keşif de yapılabilir. Bizler bu aşamada sanığın tutukluluk halinin devamını talep ediyoruz” dedi. İddia makamı ise delillerin açık olduğunu belirterek, sanığın tutukluluk halinin devamını istedi. Mahkeme heyeti, son sözleri aldıktan sonra kaza yerinden keşif yapılmasına, mağdur ailelerin duruşmaya katılma taleplerinin kabulüne ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı 17 Aralık’a erteledi.
Ailelerin Adalet Talepleri
Kazada hayatını kaybeden çocukların aileleri, sanığın en ağır şekilde cezalandırılmasını talep ederek duruşmalara katılma isteklerini dile getirdiler. İbrahim Halil Bumanhan’ın annesi Esra Bumanhan (37), “Fenomenlik uğruna beğeni almak için hız yapan bir cani, yaya geçidinde çocuklarımıza kıydı. İstediğimiz tek şey, adalet. Bizim canımız yandı, başka canlar yanmasın. İçimizi bir nebze soğutacak tek şey, onun iyi bir ceza almasıdır. Türk adaletine güveniyorum. Bizim canımız yandı. Çocuklarımız gitti. Başka canlar yanmasın. Evlatlarımız suçsuz sebepsiz bir serseriye kurban gittiler. Bu gibi kazaların tekrarlanmaması için mahkemenin en ağır cezayı vermesini istiyorum” şeklinde konuştu.