Özgür Özel’den TUSAŞ Ziyareti ve Basın Açıklaması
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 5 kişinin hayatını kaybettiği ve 22 kişinin yaralandığı terör saldırısının ardından Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ’yi (TUSAŞ) ziyaret etti. Ziyaretin ardından basın açıklaması yapan Özel, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, şu ifadeleri kullandı:
– “Büyük bir acı ve üzüntü yaşıyoruz. TUSAŞ’ta meydana gelen olayın ardından, genel müdürümüze ve yönetim kurulu başkanımıza ulaşmaya çalıştık. Geçmiş olsun dileklerimizi iletmek ve burayı ziyaret etmek istedik. Ancak olayın ciddiyeti nedeniyle, Meclis Başkanımızın ziyaretine kadar bu mümkün olamadı. Meclis Başkanımızın ziyareti sonrasında talebimizi yineledik ve bugün genel sekreterimiz, genel başkan yardımcılarımız, gölge kabinedeki ilgili bakanlarımız, Meclis’teki ilgili komisyondaki milletvekillerimiz ve Kahramankazan Belediye Başkanımız ile TUSAŞ’a bir taziye ve geçmiş olsun ziyareti gerçekleştirdik. Öncelikle dün cenazelerine katıldığımız beş şehidimize Allah’tan bir kez daha rahmet, acılı ailelerine sabır diliyorum. Yaralılarımızdan 14’ü taburcu oldu, 8’inin sağlık durumlarını tedavi gördükleri hastanelerde yakından takip ediyoruz. Onların da en kısa sürede sağlığına kavuşmaları için dua ediyoruz.
“TÜRKİYE’NİN GÖZBEBEĞİ BİR KURUM”
– “Bugün ziyaret ettiğimiz kurum, Türkiye’nin gözbebeği olan bir yapı. Yaşanan süreçle ilgili sosyal medya ve televizyonlarda çeşitli eleştiriler yapılıyor. Bu konular gelecekte daha detaylı bir şekilde tartışılacak. Güvenlik zafiyeti ile ilgili birçok husus üzerinde durulacak. Ancak burada 17 bin kişinin çalıştığı bu kurumla ilgili şunu belirtmek isterim ki; eğer bir kusur varsa, hepimizi koruyan, sınırlarımızı koruyan, askerimizi ve ordumuzu koruyan bu insanları koruyamadıysak, oturup düşünmemiz ve bir özeleştiri yapmamız gerekiyor. Olayın sıcaklığı geçtikten sonra, Meclis eliyle de bu konuların araştırılması gerekecek. Ziyaret sırasında aldığımız sunumda, bazı yanlış değerlendirmelere dair bilgi sahibi olduk ve bizimle paylaşılan görüntüleri son derece kıymetli buluyoruz. Burada, Türkiye’nin gözbebeği olan bir kurum var.
“DURUMUN CİDDİYETİNİ KAVRAMAK GEREKİYOR”
– “Ben, Kaan uçtuğunda ilk paylaşımları yapan ve bu kurumla gurur duyduğumuzu ifade eden siyasetçilerden biriyim. Tüm CHP’liler, TUSAŞ’ın ve iştiraklerinin, TAİ’nin projelerinin arkasındadır. Bu kurum, savunma sanayisinin stratejik önemi ve ihracatları ile ülkemiz için büyük bir katkı sağlamaktadır. Geçen yıl neredeyse 1 milyar dolar yüksek teknoloji ihracatı ile Türkiye’ye gelir kazandırdılar. Türkiye’nin ihracatının yüzde 4’ü yüksek teknolojiye dayanıyor ve bu katma değeri sağlayan kurumlardan biri de burası. O yüzden, burada eksiklikler varsa, bunları hızlı bir şekilde ortadan kaldırmak ve bu kurumları korumak için gerekli önlemleri almak zorundayız. Bu tür kurumların, Silahlı Kuvvetler ve Emniyet tarafından korunması büyük önem taşıyor. Bu kurum, dünyadaki en büyük savunma sanayi kuruluşlarından biridir; bu nedenle durumun ciddiyetini kavramak şart.
“BİR EKSİKLİK OLDUĞU ÇOK AÇIK”
– “TUSAŞ için bir eksiklik olduğu aşikar. Bu konuda İçişleri Bakanlığı’nın ve Milli Savunma Bakanlığı’nın kendi değerlendirmelerini hızlı bir şekilde yapmaları gerekiyor. Tekrar geçmiş olsun dileklerimizi ve başsağlığı dileklerimizi iletiyorum.”
“BU HEDEF BOŞUNA SEÇİLMEDİ”
Özel, “Böylesine kritik bir kurumun hedef alınmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:
- – “İçeriden ya da dışarıdan bu durum belki kısa vadede öğrenilemeyecek, ama orta ve uzun vadede bunu öğreneceğiz. Bu hedef boşuna seçilmedi. Eğer Türkiye, kendi uçağını yapıyorsa ve uçak motorunu üretme azmindeyse, dışarıdan ‘Ayağınızı denk alın’ diyen bir güç varsa, bize ‘Bizi yıldıramazsınız’ diyoruz. Türkiye’yi bu hedeflerden geriye bırakamazsınız. İçeride birileri bu stratejik hedefi seçerek, ülkenin istikametini değiştirmek istiyorsa buna teslim olmamak, verilecek en iyi cevaptır. Terörü kim, ne amaçla kullanıyorsa lanetliyoruz.
– “Tüm vatandaşlarımıza şunu söylemek istiyorum; biz pazar günü bir Yaşam Hakkı mitingi düzenlemiştik. Ölen kadınlar, çocuklar, yanan ormanlar ve katledilen canlar için. Bu hain saldırı sonrası, o gündemle toplandık ve mitingi iptal edip etmeyeceğimizi değerlendirdik. Dedik ki etmeyeceğiz. Çünkü bunları yapmamız için, cesaretimizi kaybetmememiz lazım. Bu tür saldırılar, toplumun korkmasını sağlamak içindir. O yüzden belki müzik çalmayacağız, ama teröre ve her türlü şiddete karşı yaşam hakkını savunmaya devam edeceğiz. Vatandaşlarımıza şunu söylüyoruz; kişisel endişeler ve güvenlik kaygıları son derece haklıdır. Ama terör, bu endişeleri yönetmek istiyor. Biz korkmuyoruz, sinmeyeceğiz. Pazar günü saat 14.30’da Beşiktaş Meydanı’nda olacağız. Hem teröre hem de her türlü şiddete meydan okumak için oradayız. Tüm İstanbulluları bu kararlılıkla mitinge bekliyoruz. Bu mitingi siyasi bir miting olmaktan çok, korkuya karşı bir meydan okuma mitingi olarak görüyoruz.
“29 EKİM ÇAĞRISI”
– “Diğer bir tartışma konusu 29 Ekim. 29 Ekim’de, ruh halimize uygun olmayan konserler iptal edilebilir. Ancak, yaz havasında yapılacak etkinlikler, korkmadan insanların meydanlara çıkması, 29 Ekim’i 100. yılda yaşadığımız coşkuyla kutlamak CHP’nin ruhuna son derece uygundur. Siyasi parti üyeleri ve destek vermek isteyenler mitinge katılabilir. Fakat, 29 Ekim günü Cumhuriyet’e sahip çıkmak için herkes sokaklarda olmalı. Cumhuriyet’i kuran kadroların cesaretinden ilham alarak, Cumhuriyet düşmanlarına meydan okumaya davet ediyoruz.”
“ERDOĞAN’IN UÇAĞINDAKİ GAZETECİLERE ELEŞTİRİ”
Özel, “Sayın Bahçeli’nin çağrısıyla ilgili Cumhurbaşkanı’nın sessizliği sürüyor. TUSAŞ ile ilgili konuştu ama bu çağrıyla ilgili henüz sessiz. Siz bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusunu yanıtladı:
- – “Sorunun muhatabı ben değilim. Uçakta gazeteci yokmuş, bu soruyu sormamışlar. Ama gazeteciler bu soruyu soracak ve Erdoğan’dan yanıt alacaksınız. Uçakta bu konuya değinmedi. Altını çizmişler, hiçbir gazeteci bu soruyu sormadı. O gazetecilerin çocukları bir gün şöyle diyecekler; ‘Benim babam gazeteciydi’ dediğinde, ‘Kimdi?’ diye sorduklarında, ‘O gazeteci değildi’ denilecek. O yüzden gazeteciler gazeteciliğini yapsın, siyasetçiler siyaseti yapsın.”
“İKTİDARIN KAYA GİBİ KARŞISINDAYIZ”
Özel, “Diyarbakır’dayken basına kapalı bir toplantıda ‘Şu an iktidarın karşısında olmak belki bize belki oy kazandırmaz ancak biz tarihin doğru tarafında olmuş oluruz’ dediğiniz iddia edildi” sorusuna şu yanıtı verdi:
- – “Arkadaşlar, öyle bir şey yok. ‘İktidarın karşısında olmak’ der miyim? Ben ana muhalefet partisi lideriyim ve iktidarın karşısındayım. Onları yenmek için gün sayıyorum. Böyle bir şey demem. O kapalı toplantıdan kötü niyetle yazılmıştır. İktidarın karşısında durmaktan, ama bu süreçte barış umuduna karşı durmamak gerekir. Bizim karşısında durmadığımız şey; barış umududur, terörün sona ermesi ve silahların bırakılması umududur. Bu başka bir şey; iktidarın karşısında durmak başka bir şeydir.
“ÖCALAN KONUŞACAK DİYE…”
– “Ayrıca şunu da söyleyeyim; bir parti olarak, siyasi yankesicilik umuduyla ‘Özgür Özel ülke vadetti’ gibi bir algı yaratmak yanlıştır. Biz, bu ülkeyi Türklerle birlikte Kürtlerin de 86 milyonun kendini ait hissettiği bir ülke yapmalıyız. Devleti tam olarak benim gibi sahiplenmeyi teklif ediyorum. Buna kim karşı çıkabilir? ‘Abdullah Öcalan’ın fikri.’ O fikir Sayın Bahçeli’nin fikridir. Biz dedik ki; ‘Meclis odaklılık ve ne yapılacaksa Meclis karar verecek.’ Sayın Bahçeli kendine özgü, çok tartışmalı bir şey söyledi. Bizim pozisyonumuz nettir; ‘Şehit ailelerinin ve gazilerin yüzüne bakamayacağımız hiçbir sürecin içinde olmayız.’ Biz barışı destekliyoruz, silah bırakmayı destekliyoruz. Ama Abdullah Öcalan’ı buraya getirme fikrinin sahibi Sayın Bahçeli’dir. Ona sorulması lazım. Bizim böyle bir fikrimiz yok. ‘Tüm aktörlerin sözü kıymetlidir’ diyoruz. Öcalan konuşacak diye illa o kürsüye gelmek zorunda değil. Bu kadar basit bir meseleyi, CHP’yi yıpratacak bir algı oyunu haline getirmemeliyiz.
“ERDOĞAN BİR KONUŞSUN”
Özel, “Çözüm süreci olarak da değerlendirilen bir süreçten bahsediyoruz. TUSAŞ’a gerçekleştirilen bu terör saldırısı sonrası bu süreç farklı bir evreye girer mi?” sorusuna şu yanıtı verdi:
- – “Nasıl bir süreç olduğunu henüz bilmiyoruz. Erdoğan bir konuşsun. Her konuda konuşan Erdoğan, neden bu konuda sessiz kalıyor? Medya bunu gündeme getirsin. Erdoğan neden bahsediyor, bunu bilelim. Ancak, TUSAŞ’a yapılan saldırının amacı neyse, hepimizin ortak iradesiyle geri püskürtülmelidir. Bu noktada, hepimiz sorumluyuz.”
Özgür Özel’e, CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Parti Sözcüsü Deniz Yücel, Genel Başkan Yardımcıları Gökçe Gökçen, Murat Bakan ve Yankı Bağcıoğlu ile Kahramankazan Belediye Başkanı Selim Çırpanoğlu ve Ankara İl Başkanı Ümit Erkol eşlik etti.
Kaynak: Sözcü
