1. Haberler
  2. Gündem
  3. Türkiye’de Terörle Mücadele ve Ortak Kimlik İhtiyacı

Türkiye’de Terörle Mücadele ve Ortak Kimlik İhtiyacı

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Terörle Mücadelede Kaybettiklerimiz

Ülkemizde PKK terörü nedeniyle kaybettiğimiz 9 bin güvenlik görevlisi ve 5 bini aşkın sivil vatandaş, bu sorunun ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor. Aynı dönemde, yaklaşık 47 bin bölücü terör örgütü mensubu etkisiz hale getirildi. Ancak, terör örgütü, fırsat buldukça eylemlerine devam etmektedir. Geçmişte güvenlik nedeniyle çok sayıda köy boşaltılmış, insanlar her şeyini bırakarak göç etmek zorunda kalmıştır. Bu göç durumunda olan vatandaşları kaderine terk etmek mümkün değildir. Özellikle teröristlere gıda ambargosu uygulanması, köy ve mezra isimlerinin değiştirilmesi gibi uygulamalar, bölgede yaşayan vatandaşların devletine olan güvenini ciddi şekilde sarsmıştır. Günümüzde de bu sorunlar hala varlığını sürdürmektedir.

Terör Örgütünün Yaptıkları

CHP Tunceli ve Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, terör örgütünün faaliyetleri hakkında şu sözleri dile getirdi: “Ne çocuk, ne kadın, ne yaşlı, ne de genç dinlediler. Kendileri gibi düşünmeyen herkesi katletmekten çekinmediler. Bunlar uluslararası gizli servislerin de uşağıdır. 40 yıllık terörle mücadele sürecinde, bu ülkenin teröre harcadığı para kamu bütçesinden yaklaşık 1.5 trilyon dolardır. Özel sektörün iş kaybını da eklediğimizde, ekonomik kaybımız 2 trilyon doları buluyor. Bu paranın yatırımlar ve istihdam için kullanıldığını düşünün; Türkiye bugün hangi noktada olurdu? Bu konuyu TBMM’de de dile getirdim.”

Ortak Kimliğimiz

Ortak Kimliğimiz

Gürsel Erol, farklılıklarımızın siyaseten, inançsal ve etnik kimlik açısından zenginlik oluşturduğunu vurguladı: “Ben Tunceli kökenliyim ve Alevi bir aileden geliyorum. Türk, Sünni, Kürt, Zaza, Çerkes, Gürcü veya Yörük olabiliriz; hepimizin kendine ait bir onuru ve şerefi vardır. Ama hepimizin ortak bir kimliği var: Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olmak. Bu ülkenin yurttaşı olmak, hepimizin ortak kimliğidir. Devlet, ülkede yaşayan her yurttaşın eşit yurttaşlık hakkını anayasal güvence altına almak zorundadır.”

Türkiye İçin Bir Fırsat

Türkiye İçin Bir Fırsat

Yeni bir süreç tartışılırken, Gürsel Erol bunun Türkiye için bir fırsat olacağına inanıyor: “Ama bunu terör örgütlerine verilen bir taviz olarak değil, bölge insanlarının gerçek taleplerinin karşılanarak eşit yurttaşlık hakkıyla geçmişte yaşanan mağduriyetlerin de çözüldüğü bir sürecin tamamlanması ve yürütülmesi olarak görmek gerekiyor. Bu ülkenin insanı huzur ve güven istiyor.”

CHP Milletvekili Gürsel Erol, genel başkan Özgür Özel ile katıldığı Diyarbakır gezisi izlenimlerini, uçakta SÖZCÜ Medya Grubu Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’e anlattı. “Vatanımızın bölünmez bütünlüğünden asla taviz vermemeliyiz” dedi.

Güvenlik Sorunları ve Geçmişten Günümüze

Gürsel Erol, 2015 seçimlerinde Tunceli’den milletvekili adayı olduğunu hatırlatarak o günlerde yaşanan güvenlik sorunlarını şöyle aktardı: “Güvenlik nedeniyle her yere gidemiyordum. O bölgede, kimin yaptığı belli olmayan birçok olay yaşandı. Faili meçhul cinayetler, yargısız infazlar ve devlet adına görev yapan yöneticilerin kişisel inisiyatifleriyle işledikleri insanlık suçları söz konusuydu. Eğer biz, gerçekten bugün yeni bir sürece katkı vereceksek, o günlerden bugüne gelen tüm süreci iyi analiz etmeliyiz. İyi değerlendirmelerle geleceğe yönelik yeni bir kurgunun oluşması gerekmektedir.”

Bölünmez Bütünlüğümüz

Gürsel Erol, “Bu konu sıkça konuşuluyor ama Doğu ve Güneydoğu’da sorunu yalnızca terör meselesi olarak değerlendirmek de yetersiz. Bölgenin kalkınmaya, yeni istihdam alanlarının yaratılmasına, tarım politikalarının geliştirilmesine ve turizm potansiyelinin ortaya çıkarılmasına da ihtiyacı var” dedi. Erol, bu değerleri düşünerek şöyle devam etti: “Yeni bir kalkınma hamlesi ile siyasi, ideolojik ve etnik kimliğe dayalı değil, 85 milyon yurttaşımızın eşit yurttaşlık hakkı temelinde herkesin geçmişe yönelik hakkını hukukunu arayarak, ama bu ülkenin değerlerinden asla taviz vermeyerek, devletimizin varlığından, vatanımızın bölünmez bütünlüğünden ve milletimizin birliğinden asla taviz vermeden, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlığını herkesle kabullenerek bu sorun çözülmelidir.”

Hatay’ın Kardeşlik Fotoğrafı

Birliğimiz için dua ettiler: İskenderun Ortodoks Kilisesi Papazı Nikola Papasoğlu ile Ermeni Kilisesi Papazı Avedis Tabaşyan, gazeteci Şehmus Aslan ile birlikte ülkemizin birliği için dua etti.

İskenderunSöz Gazetesi sahibi ve köşe yazarı Şehmus Aslan, “Hatay’ın kardeşlik fotoğrafı bu” başlıklı yazısında, arka planda bayrağımız ve Atatürk ile birlikte, deprem sonrası “Asla Hatay’ı terk etmeyeceğim” dedi. Yazısının bir bölümünde şunları kaleme aldı: “İskenderun’da birlikte büyüdüğümüz, oyunlar oynadığımız, aynı sıralarda okuduğumuz kapı komşularımız. Biz ayinlerine katıldık, onlar dualarımıza eşlik etti. Aynı Tanrı’da buluştuk. Din, dil, ırk, mezhep ve köken farkını bilmeden! Can kardeşlerim İskenderun Ortodoks Kilisesi Papazı Nikola Papasoğlu ve İskenderun Karasun Manuk Ermeni Kilisesi Papazı Avedis Tabaşyan’ın Söz Gazetesi’ni ziyaretinde ettiği dualar, Türkiye’nin birlik ve beraberliği ile dünya barışı içindi. Ankara’da TUSAŞ’a düzenlenen terör saldırısını konuşurken duygusal anlar yaşandı. Terörü lanetledik ve şehitlerimize dua okuduk. Hoşgörünün hâkim olduğu kardeşlik şarkılarını sonsuza dek barış havasında söyleyebilme dileğimizi sohbetimizde belirttik. Ziyaretin anısına bir fotoğraf çektirdik; bu, Hatay’ın kardeşlik fotoğrafıdır.”

Kaynak: Sözcü

Türkiye’de Terörle Mücadele ve Ortak Kimlik İhtiyacı
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Sunum ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!