1. Haberler
  2. Dünya
  3. Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Gerilim ve Hazırlıklar

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Gerilim ve Hazırlıklar

Dün, Ukrayna savaşının 1000. günüydü. Bu önemli dönüm noktasında, 20 Kasım Çarşamba günü Ukrayna, ATACMS füzelerini kullanarak Rusya sınırındaki hedefleri vurdu. Bu saldırıya karşılık olarak Rusya, nükleer kapasiteye sahip kıtalararası balistik füzelerle cevap verdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ülkesinin nükleer karşılık eşiğini düşürmesinin ardından gelen bu tepki, Ukrayna’ya yönelik olası nükleer saldırılara dair açık bir uyarı niteliğindeydi.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Siyasi arenada ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, bu saldırının Kiev’in ‘tırmandırmayı istediği’ anlamına geldiğini belirtti ve Moskova’nın saldırılara ‘uygun şekilde tepki vereceği’ konusunda sert uyarılarda bulundu. Rusya Güvenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Dmitri Medvedev, X hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Rusya’nın yeni nükleer doktrini, Rusya’ya karşı fırlatılan NATO füzelerinin ülkemize bir saldırı olarak kabul edileceğini belirtmektedir. Rusya, böyle bir saldırıya karşı Ukrayna’ya ve kritik NATO tesislerine Kitle İmha Silahları ile karşılık verebilir. Bu, 3. Dünya Savaşı demektir” ifadelerini kullandı.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Gerilim Artıyor: Tüm Ülkeler Hazırlık İçinde

Gerilim Artıyor: Tüm Ülkeler Hazırlık İçinde

Gerilimin had safhada olduğu bu dönemde, ülkeler olası bir dünya savaşı için hazırlık yapmaya başladı. Bu hazırlıklar, zaman zaman uydu görüntüleriyle, bazen de kapsamlı belgelerle gündeme geldi.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Rusya Füze Üretimini Artırıyor

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi (IISS), 15 Kasım’da Rusya’nın füze yakıtı üretimini artırdığına dair verileri ve bu tesislerin uydu fotoğraflarını paylaştı. ABD’li yetkililere göre Rusya, “Sovyet döneminden bu yana askeri üretimde en iddialı artışı” gerçekleştirme çabası içinde. Katı yakıt üretimiyle ilgili beş üretim tesisinde büyük genişlemeler gözlemlendi. IISS’in yayınladığı görüntülerde, Sovyet dönemine ait atıl tesislerin yenilendiği ve geliştirildiği görüldü.

Son 30 yıldır ihmal edilen tesislerin yeniden geliştirilmesi, 2022’de başlayan Rusya-Ukrayna savaşından sonra hız kazandı. Rusya’nın, İran ve Kuzey Kore’den balistik füze ithalatı yapması, mevcut üretimin savaş taleplerini karşılamakta yetersiz kaldığını gösteriyor. IISS’in sitesinde yer alan yazıya göre, katı füze yakıtı üretim kapasitesinin geliştirilmesi, Rusya’nın nükleer kapasiteli füzeleri de dahil olmak üzere cephaneliğinin artması anlamına geliyor.

Nükleer Sığınak Üretimine Geçildi

Rusya, savunma planları geliştirme çabalarının yanı sıra saldırı hazırlıkları da yapıyor. İki gün önce, ‘KUB-M’ adı verilen nükleer saldırılara dayanıklı sığınakların üretimine başlandığı duyuruldu. Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’na bağlı araştırma enstitüsü, bu sığınakların doğal ve insan kaynaklı tehlikelere karşı 48 saate kadar koruma sunduğunu belirtti. “KUB-M” sığınağı, 54 kişi kapasitesine sahip ve yaşam alanı ile destek ünitelerinin bulunduğu iki ayrı modülden oluşuyor. Sığınak, güçlendirilmiş bir konteynıra benzer şekilde tasarlandı ve ihtiyaç halinde ek modüllerle genişletilebiliyor.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Araştırma enstitüsü, bu yapıların çok işlevli bir koruma sunduğunu ve kamyonlarla kolayca taşınabileceğini, su kaynaklarına bağlanabileceğini ve Rusya’nın geniş taiga bölgelerine konuşlandırılabileceğini vurguladı. Sığınakların, olası bir savaş durumunda vatandaşların güvenliğini artırmada “önemli bir adım” olduğu ifade edildi.

Polonya’da Yeni NATO Üssü Kuruldu

NATO, 13 Kasım’da yeni bir hava savunma üssünü Polonya’da kurdu. Bu üs, ‘Sahil Kalkanı’ (Aegis Shore) savunma hattı planına uygun bir şekilde inşa edildi. Üssün temel amacı, Avrupa ülkelerini hedef alacak olası bir Rus saldırısına karşı havada hareket eden füzeleri imha edebilmek. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, “Bu, ABD ve Kuzey Atlantik İttifakı müttefikleri tarafından stratejik alanda gerçekleştirilen kışkırtıcı ve istikrarsızlaştırıcı adımlardan en yenisidir. Bu adım, stratejik istikrarı baltalamakta ve nükleer tehlike seviyesini artırmaktadır” dedi.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Polonya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Pawel Wronski ise üste nükleer füzelerin bulunmadığını ve tesisin tamamen savunma amaçlı olduğunu vurguladı. Wronski, “Bu üs savunma amacı taşıyor, saldırı değil. Rusya’nın tehditleri, NATO ve Polonya’nın hava savunmalarını güçlendirme gerekçesi oluşturacaktır” şeklinde konuştu. NATO füze kalkanı, Polonya ve Romanya’daki üslerin yanı sıra İspanya’daki ABD donanma destroyerlerini ve Türkiye’deki erken uyarı radar sistemini de kapsıyor. Zakharova, Polonya’daki üssün “olası bir hedef” olabileceğini ve gerektiğinde gelişmiş silahlarla etkisiz hale getirilebileceğini belirtti.

Bin Sayfalık ‘Almanya Operasyonu’

Avrupa Birliği’nin ekonomik merkezi Almanya’da da savaş hazırlıkları hız kazandı. Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius, 5 Haziran’da “Almanya’nın 2029’a kadar bir savaş hazırlıklı olması gerektiğini” ifade etmişti. Bunun üzerine hazırlanan bin sayfalık ‘Operationsplan Deutschland’ (Almanya Operasyon Planı), Almanya’nın savaş hazırlıklarında önemli bir aşama kaydetti.

Planın büyük bir bölümü gizli tutulsa da, kritik öneme sahip Alman şirketlerle bir kısmı paylaşıldı. Bu şirketlere, santrallere bağımlı kalmadan elektrik üretimi ve savaş döneminde hayati malzemelerin ulaştırılması konusunda eğitim verildi. Alman basınına göre, bu plan, olası bir Rus saldırısında Almanya’nın askeri cevabını ayrıntılı olarak ele alıyor. İddiaya göre Almanya, olası bir saldırı durumunda sınırına 200 bin asker ve zırhlı araç konuşlandıracak ve bir hat savunması başlatacak.

Peki ya Türkiye?

Peki ya Türkiye?

Türkiye, NATO ittifakının en büyük ikinci ordusu olarak, ittifakta stratejik bir rol üstleniyor. NATO’nun altı nükleer kapasiteye sahip üsünden biri olan İncirlik üssüne ev sahipliği yapan Türkiye, her iki güç için de kritik bir ülke konumunda. Her ne kadar NATO üyesi olsa da Türkiye, Ukrayna’ya silah yardımı yaparken aynı zamanda Rusya’ya karşı AB ülkelerinin uyguladığı ambargoları uygulamaktan kaçınıyor.

Türkiye’nin, savaşan iki ülke arasında denge politikası yürütmesi, olası bir ateşkes anlaşmasında arabulucu rolü üstlenmesini mümkün kılıyor. Daha önce de bu rolü başarıyla üstlenmişti. “Avrupa’nın ekmek sepeti” olarak anılan Ukrayna’dan tahıl ihracatının güvenli bir şekilde gerçekleştirilmesinde arabuluculuk yapmış, ayrıca Rusya ve Ukrayna arasındaki esir takaslarında da benzer bir rol oynamıştır.

Ancak eğer 3. Dünya Savaşı patlak verirse, Türkiye’nin bu tutumu yeterli olmayabilir. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Brezilya’da düzenlenen G20 zirvesinden dönerken Rusya ve NATO arasındaki artan gerilimi değerlendirdi. Erdoğan, “Her şeyden önce Rusya kendisini koruyacak güce, kendisini koruyacak tedbirlere sahip olmak durumundadır. Aynı şekilde bir NATO ülkesi olarak biz de kendimizi korumak ve gerekli adımları atmak durumundayız” ifadelerini kullandı.

“Nükleer silahların kullanıldığı bir savaşın olumlu bir yanı olamaz. Son dönemde özellikle Ukrayna’nın kullandığı füzeler, bu durumun ne denli tehlikeli bir noktaya vardığını gösteriyor. Bunlar kesinlikle olumlu gelişmeler değil. Bütün bu olumsuzluklara karşı biz Türkiye olarak tavrımızı koruyor ve bu durumun hızla barışa yönelik bir gelişme ile sonuçlanmasını bekliyoruz. Bu konuda taraflara barış çağrısı yapmaya devam ediyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı’nın, Türkiye’nin NATO üyeliğini vurgulaması, ülkenin olası bir savaşta oynayacağı rolü net bir şekilde ortaya koyuyor. Rusya ve NATO arasında bir çatışma çıkması durumunda, Türkiye’nin NATO güçleriyle birlikte hareket etmesi bekleniyor.

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar

Kaynak: Sözcü

Ukrayna Savaşının 1000. Günü: Nükleer Gerilim ve Askeri Hazırlıklar
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Sunum ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!