Serdar Ortaç, Mehmet Ali Erbil gibi tanınmış isimlerin yasa dışı bahse teşvik iddialarıyla gözaltına alınması, kamuoyunda büyük bir yankı yarattı. Bu ünlü isimler arasında toplamda 23 kişi yer alırken, Serdar Ortaç ve Mehmet Ali Erbil, Nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından ev hapsine alındı. Kararın ardından, milyonlarca kişi ev hapsinin kapsamı ve uygulama detayları hakkında bilgi arayışına girdi.
Ev hapsi, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda koruma tedbiri olarak tanımlanan bir adli kontrol tedbiri türüdür. Türk Ceza Kanunu’nda “ev hapsi” terimi doğrudan yer almamakla birlikte, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 109. maddesinin 3. fıkrasının (j) bendinde “konutu terk etmemek” şeklinde bir düzenleme bulunmaktadır. Bu tedbir, şüpheli veya sanığın belirlenen konutunu izinsiz terk etmemesini gerektirir ve halk arasında yaygın olarak “ev hapsi” olarak adlandırılmaktadır.
Ev hapsinin amacı, şüpheli veya sanığın kaçmasını, delilleri karartmasını veya tanıklar üzerinde baskı kurmasını engellemektir. Bu sayede, tutuklamanın olumsuz etkilerinden kaçınılarak, kişinin kendi konutunda denetim altında tutulması sağlanır. Bu durum, adaletin sağlanması ve sürecin düzgün işlemesi açısından büyük bir önem taşır.
İHLALİ DURUMUNDA NE OLUYOR?
Ev hapsi yükümlülüğüne aykırı bir davranış sergilendiğinde, şüpheli veya sanık hakkında tutuklama kararı alınabilir. Bu nedenle, ev hapsi kararına titizlikle uyulması büyük bir önem arz etmektedir. Kuralların ihlali, yasal sonuçlar doğurabileceği için dikkatli olunması gerekmektedir.
Kaynak: Sözcü
