1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Yeni Vergi Paketi: Vergi Komasına Giden Yol

Yeni Vergi Paketi: Vergi Komasına Giden Yol

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

OZAN BİNGÖL

OZAN BİNGÖL

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “Yeni vergi yok!” açıklaması daha sıcaklığını korurken, Meclis’e yeni vergi paketi sunuldu. Bu paketteki vergiler, farklı isimlendirme çabalarıyla dikkat çekiyor ve en önemlisi, kanunun gerekçesi, “Artık bu kadar da olmaz!” dedirtiyor. En baştan belirtmek gerekirse: “Bu vergicilik değil!” Yapılan uygulama, halkta vergi alerjisini zirveye taşıyacak, verimsiz ve adaletsiz bir süreç olarak karşımıza çıkıyor. Vergi literatürüne yeni bir kavram eklemek gerekirse, vatandaşları birden “VERGİ KOMASI”na sokmayı hedefleyen bir anlayışla karşı karşıyayız. Vergiye karşı duyulan tepki, vergi alerjisi aşamasından vergi koması aşamasına geçiş yapmış durumda. Aşağıda, getirilen vergileri kısaca sıralayıp ardından eleştirilerime yer vereceğim.

YENİ VERGİ YASA TEKLİFİ NE GETİRİYOR?

11 Ekim 2024 tarihinde Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkanlığı tarafından Meclis Başkanlığına sunulan Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, birçok milletvekilinin imzasını taşıyor. Ancak, bu milletvekillerinin çoğunun neye imza attığı konusunda ciddi şüphelerim var. Yeni vergi yasa teklifiyle Savunma Sanayii Destekleme Fonu (SSDF) için aşağıdaki yükümlülükler getiriliyor:

  • Beyannamelerden alınan damga vergisi tutarı kadar pay alınması.
  • Tapu ve kadastro işlemlerinde; taşınmaz satışlarında alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı 750 TL, diğer işlemlerde işlem yapılacak kişiden 375 TL olarak pay alınması.
  • Kredi kartlarından, belirlenen limiti 100 bin Türk lirası ve üzerindeki kartların sahiplerinden her bir kart başına yıllık 750 TL pay alınması.
  • Noterlerde, ilk defa tescil edilecek araçların tescil işlemlerinde 3 bin TL, tescil edilmiş araçların her türlü satış ve devrinde 1.500 TL, noterlik ücreti alınan diğer işlemlerde ise işlem başına 75 TL pay alınması.

Teklifte ayrıca Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV) Kanununda yapılan düzenlemeyle, motor silindir hacmi 100 cm³’ün altında olan motosikletler ve motor gücü 6 kW ve altında olan motosikletlerin de MTV kapsamına alınması ve vergi tarifesinin belirlenmesine ilişkin düzenlemeler yer alıyor. Özel Tüketim Vergisi Kanununda yapılan değişikliklerle askeri amaçla kullanılmayan insansız hava araçları (drone), kol saatleri ve sadece eğlence amacıyla tasarlanmış motorlu uçan oyuncaklar da vergi kapsamına dahil ediliyor. Kısacası, SSDF için pay alınması adı altında getirilen yeni vergi yükümlülükleri geniş bir yelpazede kişileri etkileyecek şekilde hayatımıza girecek.

MESELE GÜVENLİKSE 75 TL TAHSİL ETMEYİ BEKLEMEYİN

Yasa teklifinin genel gerekçesinde, “Türk savunma sanayisinin uluslararası rekabet gücünün artırılması için ihtiyaç duyduğu kaynağın temin edilmesi amacıyla yeni kaynak ihtiyacı bulunmaktadır” ifadeleri bulunuyor. AKP Grup Başkan Vekili, yasa teklifiyle ilgili basına yaptığı sunuşta, İsrail tehdidi ve savunma ile güvenliğin öneminden bahsetmiştir. Yetkililere sesleniyorum: Eğer ciddi bir güvenlik tehdidi ile karşı karşıyaysak, bu kaynağın vatandaşın notere giderek işlem yapmasını beklemeyin, oradan alınacak 75 liralık SSDF payını beklemeyin. Bu millet, “Tekalifi Milliye” uygulamasını hayata geçirmiştir. Elindekini, ülkesi için devlete vermekten çekinmemiştir. Gerçek bir tehlike varsa, bütçede SSDF fonuna Cumhurbaşkanının anında istediği kadar para aktarma yetkisi vardır; aktarın! Kur korumalı mevduat uygulamasında bütçeden ödeneği bile olmadan 40 milyar lirayı ödemediniz mi? Mesele güvenlik olduğunda elinizi, kaleminizi kim tutuyor? Toplanması öngörülen tutarın yıllık 60-70 milyar lira olacağı tahmin edilmiştir. Ancak, bu tutarın toplanamayacağını iddia ediyorum. Kredi kartı üzerinden alınması planlanan pay nedeniyle birçok kredi kartı limiti aşağı çekilecektir. Hedef tutmayacaktır. Velev ki tuttu diyelim, tüm bu tutar 2024 yılı bütçe hedefi olan 7,4 trilyon liralık vergi hedefinin yüzde 1’i bile değil. Bu kadar küçük bir rakam için vatandaşı vergi yükü altına sokmanın anlamı ne? Lütfen milli güvenliği, savunma ihtiyaçlarını bahane etmeyin. Bu teklifin, yukarıda belirttiğim nedenlerle gerçek anlamda acil ve büyük savunma ihtiyaçlarıyla alakası yoktur.

VATANDAŞ VERGİ KOMASINA SOKULACAK

Vergi, hukuki cebir ile alınır. Yani devletin hükümranlık hakkı gereği bir vergi koyması ve bu vergiyi zorla alma hakkı vardır. Ancak vergilerin adil olması, toplama maliyetinin düşük olması ve verimli olması gerekir. Yapılan düzenlemeye göre getirilen vergiler adaletsizdir. Çünkü maktu tutarları içermektedir. Örneğin, 2 milyon liraya konut alan bir dar gelirli ile 200 milyon liraya yalı alan bir kişi aynı maktu tutarı ödeyecektir. 1 milyon liraya en düşük segment bir otomobil alan da, 20 milyon liraya lüks bir otomobil alan da aynı maktu tutarı ödeyecektir. Holdinglerin verdiği beyannameler için de iki işçi çalıştıran küçük bir işletme için de yılda 12 KDV, 12 Muhtasar, 3 Geçici Vergi Beyannamesi ve 1 Gelir/Kurumlar vergisi beyannamesi için aynı payı ödeyecektir. Özetle, bu düzenleme adaletsizdir. Vatandaşı vergiden soğutacak, vergi komasına sokacaktır. Milyonlarca küçük işletmeye sadece vergi beyannameleri için aşağıdaki ilave yükleri getirecektir. Yapmayın, bunun adı vergicilik değil, bunun adı kümesteki kazdan tüy yolma sanatı da değildir. Bunun adı sinekten yağ çıkarmaya çalışmaktır.

2024 yılında yanında iki kişi çalışan küçük bir işletmenin sadece beyanname nedeniyle katlandığı maktu damga vergisi yükü aşağıdadır.

Ayrıca hatırlatmak gerekir ki bu tutarlar yaklaşık 2,5 ay sonra ortalama yüzde 44 oranındaki yeniden değerleme oranı kadar artacaktır. Bakıldığında, böylesi küçük bir işletmenin bile sadece beyannamelerden kaynaklanan damga vergisi ödemesi yıllık 9 bin 526,20 liradır. Ve bu tutarı milyarlık bir holding de, küçücük bir şahıs işletmesi de ödemektedir. Yeni teklif ile bu tutar kadar bir tutar da yani ayrıca bir 9 bin 526,20 lira da SSDF için ödenecektir. Yani var olan adaletsizlik daha da derinleşecektir. Nereden baksan tutarsızlık, nereden baksan…

VERGİ İLE HİZMET BEDELİ FARKINI İDRAK EDEMEYENLER…

Yıllardır vergi konusunda çalışıyorum. Ama vergileme konusunda bu kadar kötü bir dönem görmedim. Vergi mevzuatı konusunda karar vericilerde bu denli vergi cehalet düzeyine daha rastlamadım. Neredeyse tüm vatandaşların sırtına her gün karşılaşabilecekleri, zorunlu yeni vergi yükü getirenler “Aslında bu vergi değil, hizmet bedeli” diyor. Sorarım size, bankanın verdiği limiti 100.000 liranın üzerindeki kartta devlet bana hangi hizmeti sunuyor ki bunun adı hizmet bedeli olsun? Noterin yaptığı yeni araç tescilinde 3 bin TL alınacak, bunun karşılığında devlet vatandaşa hangi ilave hizmeti sunuyor? Tapu işlemlerinde, zaten alıcı ve satıcı birlikte dikkate alındığında yüzde 4 tapu harcı ödüyoruz. Yetmiyor, döner sermaye bedeli ödüyoruz. Şimdi bütün bunlara ilave ödeyeceğimiz alıcı ve satıcının her biri için 750 liralık hangi ilave hizmeti alıyor ki, alınan bedel hizmet bedeli olsun? Zaten tüm bu saydığımız hizmetler için vergi ödememiş miydik? Yani ez cümle, bu vergicilik de, vergileme de değildir.

Kaynak: Sözcü

Yeni Vergi Paketi: Vergi Komasına Giden Yol
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Sunum ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!