1. Haberler
  2. Gündem
  3. Yenidoğan Çetesi Skandalı: Erol Ailesinin Yaşadığı Kabus

Yenidoğan Çetesi Skandalı: Erol Ailesinin Yaşadığı Kabus

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Doktor Fırat Sarı’nın liderliğindeki “yenidoğan çetesi”, 12 bebeğin hayatını kaybetmesine neden oldu. Olayla ilgili olarak 47 şüpheliden 22’si tutuklandı. Mağdur ailelerden biri olan Erol çifti, yaşadıkları trajik süreci anlattı.

Erol çiftinin ifadeleri şöyle:

  • Oğlumun Sağlık Durumu: “Oğlum 35 haftalık, 2 kilo 700 gram doğdu ve gayet sağlıklıydı. Tek sıkıntısı, ciğerlerinin tam olarak gelişmemiş olmasıydı. Hemen kuvöze alınacak denildi. Bize doğum doktorumuz Figen Hanım, ‘Çocuğunuz gayet sağlıklı doğdu. Buradan üç gün içerisinde çıkmazsa çocuğunuzu buradan alın’ dedi. Biz de durumu kabullenerek ‘tamam’ dedik. Çünkü daha önce de benzer olaylar yaşanmıştı.”
  • Kahreden Telefon: “Yılbaşı gecesi, yani ikinci gece, gece 4’te hastaneden arandık ve ‘Çocuğunuzun kalbi durdu, her şeye hazırlıklı olun’ dediler. Şok içinde hastaneye koştuk. Ancak hastaneye gittiğimizde, çocuklarıma müdahale edecek bir doktor yoktu. Yoğun bakım doktoru yoktu. 7/24 orada olması gereken doktor yoktu. Ayrıca, bize açıklama yapacak kimse de yoktu.”
  • Hastane Yöneticisi ile Görüşme: “Doktora ulaşmaya çalıştık ve hastane müdürü, doktorlardan Mehmet Gürül ile irtibat kurdu. Kendisine ‘Siz hastanede yoksunuz, bu çocuklara nasıl müdahale ediyorsunuz?’ dediğimde, ‘Biz hemşireleri görüntülü arıyoruz ve ne yapması gerektiğini söylüyoruz’ şeklinde yanıt verdi. Yılbaşı günü hastanede yoktu.”
  • Ambulans Sorunu: “Çocuğumu başka bir hastaneye götürmeye karar verdim. Hastaneden ambulans talep ettim ama ‘Ambulans yok’ dediler. Ambulans şoförü evde yatıyormuş ve acil durumlarda geliyormuş. Sonunda, oğlumuzu başka bir hastaneye transfer ettik.”
  • Diğer Hastanedeki Durum: “TRG Hospital Hastanesi’nde çocuğumuzun satürasyonu çok düşüktü. Diğer hastaneye gider gitmez satürasyonu normale döndü. Bu sefer çocuğumuz idrarını yapamadı ve diyalize bağlanması gerekiyordu. Doktorlar, idrar yapamamasının sebebinin sondanın yanlış takılması olduğunu fark ettiler. Küçük çocuğa sonda bile takamamışlardı. Oğlum 3 ay boyunca böbreklerinden sıkıntı yaşadı ve 3 ay kuvözde kaldı.”
  • Beyin Kanaması: “TRG Hospital Hastanesi’nde geçirdiğimiz 3 gün boyunca çocuğumun beynine oksijen gitmemesi nedeniyle beyin kanaması geçirdi. Bu durum, hidrosefaliye (beyinde sıvı birikmesi) yol açtı.”
  • Günlük Mücadele: “Bütün bu olayların sonucunda çocuğumda yüzde 100 işitme kaybı var ve fiziksel sorunlar yaşıyoruz. Her gün hastane hastane dolaşıyoruz ve bir çözüm arıyoruz. Bizim çocuğumuza yaşattıklarını yaşamadan, o cezaevine girmeden ölmelerini istemiyorum.”
  • Adalet Beklentisi: “Bu hastane ve doktor hala çalışıyor. Bugün hastanenin ruhsatının iptal edildiğini duydum ama Mehmet Gürül, Gaziosmanpaşa Özel Duygu Hastanesi’nde hala görevde. Biz yandık ama başkalarının yanmasını istemiyoruz. Bunlar para için yapmadıkları bir şey yok.”

Ne Olmuştu? “Yenidoğan çetesi” iddianamesinde, TRG Hospital Hastanesi’nde doktor olarak çalışan Mehmet Gürül’ün, “Şüphelinin 112 sistemi kullanılmaksızın hasta sevki, hastaların basamaklarında oynama yapıp ve gerçeğe aykırı şekilde epikriz düzenleyip ilaçları SGK’ya fatura ettirerek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği” belirtiliyor. Bugün Özel TRG Hospital Hastanesi’nin ruhsatı iptal edilmişti.

Kaynak: Sözcü

Yenidoğan Çetesi Skandalı: Erol Ailesinin Yaşadığı Kabus
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Haber Sunum ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!