Yenidoğançetesinin elebaşı olan Dr. Fırat Sarı’nın, terör örgütü PKK ile bağlantılı olduğu ve bu nedenle örgüte yardım ve yataklık suçlarından kesinleşmiş 5 yıl hapis cezası bulunduğu ortaya çıktı. Sarı, uzman hekim olarak görev yaptığı dönemde zorunlu askerlik hizmetini yedek subay olarak yapmak istemiş, ancak Millî Savunma Bakanlığı, geçmişteki mahkûmiyeti nedeniyle subay olmasına engel olarak “Er olarak askerlik” kararı almıştır.
Bunun üzerine Sarı, bu karara itiraz ederek Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde (AYİM) iptal davası açtı. Ancak, 2 Şubat 2011 tarihinde mahkeme, davanın reddine karar verdi. Bu gelişmenin ardından Sarı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvurarak hak ihlaline uğradığını ve tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının ihlal edildiğini öne sürdü.
ETKİN PİŞMANLIK İSTEMEDİ
2018 yılında Ankara İdare Mahkemesi’ne yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunan Dr. Fırat Sarı, son olarak Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvurdu. Bu süreçte, er olarak askerlik yapmasının “ayrımcılık yasağına aykırı” olduğunu savunarak, yedek subay olarak atanmadığı için maaş alamadığını ve birikmiş yedek subay maaşının ödenmesini talep etti. Ancak AYM, başvuruyu süre aşımı nedeniyle “kabul edilemez” olarak değerlendirdi.
İddianamede, örgüt elebaşı olduğu değerlendirilen Dr. Fırat Sarı’nın, yaklaşık 7-8 yıl önce Medisense Sağlık Hizmetleri’ni kurduğu ve bu şirketin yüzde yüz hissedar olduğu belirtildi. Sarı, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istemediğini vurgulayarak, yaşadığı olayları şöyle anlattı: “Hastaneler, bebek sayılarının artmasını istiyorlardı. Hasta tam iyileşmeden veya tedavi reddedildiğinde ailenin bebekleri almasından hastane yönetimleri zarar ettiklerinden dolayı bizim danışmanlık hizmetimizden şikayet ediyorlardı. Erken taburcu olma ya da taburcu konularını hastanenin kendi doktorları karar vererek uygulardı.”
582 Yıla Kadar Hapsi İsteniyor
İddianameye göre, çetenin liderleri Dr. Fırat Sarı ve yöneticileri Dr. İlker Gönen ile Gıyasettin Mert Özdemir olarak belirlenmiştir. Bu sanıklar için 10 kez “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve 11 kez “resmi belgede sahtecilik” suçlarından toplamda 582 yıla kadar hapis cezası talep edilmektedir.
Sistem Nasıl İşliyordu?
Çete, devlet hastanelerinde veya çeşitli özel hastanelerde doğan ve tedavisinin yoğunluktan dolayı başka hastanelerde yapılması uygun görülen bebek hastaları tespit ederek, kurmuş oldukları suç örgütü aracılığıyla onları kendi anlaşmalı oldukları hastanelere yönlendirdi. Bu süreçte, hastaların tedavi yöntemlerinin uygun olup olmadığına dikkat edilmedi ve hastanelere faturalarını şişirterek haksız kazanç sağladılar.
Çeteye Doktor Mu Haber Verdi?
İstanbul’da 12 bebeğin ölümüyle ilgili yürütülen soruşturmadaki HTS kayıtları, dikkat çekici bir skandalı da gün yüzüne çıkardı. Yenidoğan çetesi için İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nden denetime giden bir doktorun, gizli soruşturmayı şüphelilere haber verdiği belirlendi. Soruşturmayı deşifre eden Dr. Yakup Karakurt, il sağlık müdürünün mesajını çete üyelerine göstererek, “Hakkınızda gizli bir dava var. Bir iki şey söyledi, hemen ayarladık, tekrar denetime gelmiş gibi yaptı.” şeklinde bilgi verdi.